karaciğer hastalıkları patolojisi Flashcards

1
Q

karaciğerin zon sayısı

A

3

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
2
Q

hepatosellüler hasar

A

hepatosellüler değişiklikler birçok hastalıkta hasara ve Hemostaz değişikliğine cevap olarak gelişir

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
3
Q

karaciğerin metabolik, toksik, enfeksiyöz, vasküler ve neoplastik gibi çok sayıda hastalıkları olmakla birlikte temel histolojik hasar patenlerinden birini oluştururlar

A

1- hepatosellüler dejenerasyon ve madde birikimi
2- hepatosit nekrozu
3- inflamasyon
4- fibrosis

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
4
Q

Mallory cisimcikleri

A

hepatosit içindeki eozinofilik inklüzyonlardır
bozulan hücre iskeletinde CK8, CK18 ve ubiquitin oluşturduğu dejenere iskelet yumağıdır

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
5
Q

akut hepatit

A

-diffüz hepatosit balonlaşma dejenerasyonu
-farklı hepatosit hasar paternleri görülür
-fokal nekroz
-hücre membran rüptürü
-fokal hepatosit kaybı
-makrofaj kümesi bulunur
-inflamasyon belirgin ve karakteristik bulgudur
kupfer hücreleri hiperplaziye uğrar ve lipofuksin yüklüdür
portal alanda mikst iltihap görülür. inflamatuar hücreler parankime dökülür ve interface hepatit (piecemeal nekroz) oluşturur
-kolestaz
kanaliküllerde ve hepatositlerde safra pigmenti görülür
kanaliküler kolestaz hepatositin kontraktilite kaybı ile oluşur

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
6
Q

Fulminant hepatit

A

kronik karaciğer hastalığı bulunmaksızın semptomların başlangıcından 2-3 hafta içinde hepatik yetmezliğe ilerlemesidir
-viral hepatit vakaların %12’sinden sorumludur
HCV, HSV
-nonenfeksiyöz nedenler de yer alır
asetaminofen, mantar
-otoimmün hepatit
-Wilson hastalığı
-%15 vakada neden belirsizdir

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
7
Q

karaciğer nasıl rejenere olur

A

hiring kanallarındaki kök hücrelerden proliferasyonla

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
8
Q

Hepatit A

A

hepatovirüs, RNA virüsüdür
fekal-oral yolla bulaşır
endemik bölgelerde ve kalabalık, hijyeni kötü yerlerde sıktır
GİS’ten absorbe olur ve karaciğere gelir
asemptomatik enfeksiyon veya akut hepatit yapar
dünyadaki akut hepatitlerin %15’ini oluşturur
semptomlar non-spesifiktir: halsizlik, iştahsızlık, sarılık

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
9
Q

hepatit a; self-limited enfeksiyon yapar

A

kronik enfeksiyonu ve taşıyıcılığı yoktur
fulminant hepatit nadirdir

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
10
Q

Hepatit B

A

hepadnovirüs ailesindendir
DNA virüsüdür
bulaşma şekli coğrafyaya göre değişir:
-perinatal
-horizontal
-iv ilaç kullanımı
-hetero/homoseksüel ilişki
-transfüzyon
inkübasyon 4-26 haftadır
%70 vaka asemptomatik
%30 vaka iştahsızlık, ateş, sarılık, üst sağ kadran ağrısı
Fulminant hepatit %0.1-0.5
**kronik hepatite gidebilir

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
11
Q

Hepatit C

A

flavivirus ailesinden tek sarmallı bir RNA virüsü
çok sayıda genotip ve fenotip oluşturur
*en sık görülen kan yolu ile bulaşan hastalıktır
risk faktörleri:
-iv ilaç kullanımı
-multiple partner
-cerrahi
-iğne batması
-HCV ile enfekte hastaya temas
-medikal dental iş
-bilinmeyen

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
12
Q

Anti HCV-IgG oluşumu

A

aktif enfeksiyon sonrası efektif immunity oluşturmaz

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
13
Q

Hepatit C
asemptomatik özelliğine karşın siroz %20-30 vakada 5-10 yıl içinde gelişir

A

kronik hepatitli vakalarda HCV-RNA testi mutlaka yapılmalıdır
hem viral enfeksiyon değerlendirilir hem de HCV enfeksiyonu doğrulanır

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
14
Q

Hepatit C’de fulminant hepatit nadirdir

A

HCV ile enfekte olan bireylerde çoğunlukla kronik karaciğer hastalığına ilerleme vardır
ataklar ve dalgalanmalar halinde seyreder
%20-30 kronik HCV siroza ilerler

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
15
Q

Hepatit D

A

RNA virüsü
hücre şoklusu HBV’ye bağlıdır
Koenfeksion B + D
(klasik HBV enfeksiyonundan ayrılamaz. Karaciğer yetmezliği insidansı yüksektir)
Superenfeksiyon B-D %80-90 görülür
Latent enfeksiyon

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
16
Q

Hepatit E

A

zarfsız bir RNA virüsü
hayvanlar rezervuar
enteric yolla daha çok su ile bulaşır
akut self-limited enfeksiyon yapar ve kronikleşmez**
orta yaş erişkinde sıktır
gebelikte ölüm insidansı yüksektir %20
klinik hastalıkta önce HEV-RNA pozitiftir
2-4 haftada düzelir

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
17
Q

en sık görülen zonal nekroz tipi

A

Sentrilobüler Nekroz (Zon 3)

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
18
Q

Sentrilobüler Nekroz

A

Zone 3’te balonlaşma dejenerasyonu ve az sayıda apoptotic cisimcik oluşumu iledir
kollabe olmuş stromada inflamatuar hücreler
kupfer hücre hipertrofisi ve lipofuskin pigmenti vardır

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
19
Q

Masif nekroz

A

son dönem nonspesifik hasar paterni olarak da düşünülmektedir
morfoloji fulminant viral hepatiti hatırlatır

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
20
Q

akut hepatit benzeri hasar

A

bütün asiner zonları tutar
düzensiz dağılım gösterir
akut hepatosellüler hasar, fokal veya konfluent nekroz formundadır
bazı vakalarda nekroz zonaldir

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
21
Q

kronik hepatit nedir

A

6 aydan uzun süren semptomatik, biyokimyasal veya Seroloji hepatit hastalığıdır

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
22
Q

en sık kronik viral hepatit nedeni

A

HCV

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
23
Q

HCV’ye bağlı kronik hepatitlerde

A

portal lenfoid agregatlar, safra kanal değişiklikleri ve steatoz bir bulgudur

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
24
Q

HBV’ye bağlı kronik hepatitlerde

A

buzlu cam hepatositler görülür

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
25
kronik karaciğer hasarının temel bulgusu
fibröz doku birikimi
26
kronik karaciğer hasarı inflamasyon ve fibrosis açısından değerlendirilir
hepatik hasarı ve inflamasyon - grade fibrosis derecesi -stage
27
otoimmün hepatit genel özellikler
kronik progresif hepatittir etiyolojisi belirsizdir immün reaksiyon virüs, ilaçlarla tetiklenir diğer otoimmün hastalıklarla da sıklıkla ilişkilidir %78 vaka premenopozal kadındır
28
otoimmün hepatitin 2 alt tipi vardır
antikor durumuna göre değişir
29
otoimmün hepatit Tip 1
40'lı yaşlardaki kadınlarda sık görülür -Antinükleer Antikor (ANA) -Anti smooth muscle antikor (ASMA) -Antiaktin (AAA) -Anti soluable liver antijen/ liver pankreas antijen (Anti SLA/LP)
30
otoimmün hepatit Tip 2
çocuklarda sıktır 2-14 yaş -Anti liver kidney mikrozomal 1 (Anti LKM1) -Anti liver cytosol antikor 1 (ALC-1)
31
otoimmün hepatit
patogenezden T hücre aracılıklı otoimmünite sorumludur CD4+ ve CD8+ T hücrelerce üretilen IFN-gama ve CD8+ T hücre ilişkili sitotoksisite hepatosit hasarından sorumludur kronik hepatitlerin tüm spektrumu görülür plazma hücre kümelerinden oluşan interface hepatit nispeten karakteristiktir akut hastalık sıktır %40 ve fulminan seyir gösterebilir asemptomatik veya klinik tanı olmadan siroz ile presente olabilir %40 vakada siroz gelişir immünsupresif tedavi etkilidir son dönem hastalıkta transplantasyon tedavi seçeneğidir
32
alkol ile oluşan 3 farklı morfolojik karaciğer hasar tablosu vardır
1- Steatoz 2- Steatohepatit 3- Siroz
33
Alkolik karaciğer hastalığında riski arttıran faktörler
-Kadın cinsiyette daha sık görülür östrojen barsaktan endotoksin geçişini ve bu endotoksinlerin Kupffer hücre reseptörü CD14 ekspresyonunu arttırır -Irk Afrikan-Amerikanlarda siroz oranı fazladır -Genetik Aldehit dehidrogenaz (ALDH) alkolü detoksifiye eder ALDH*2 varyantı %50 asyalılarda bulunur ve alkolü yavaş detoksifiye eder -Eşlik eden faktörler HBV HCV Demir birikimi
34
alkolik karaciğer hastalığı
hepatomegali halsizlik iştahsızlık kilo kaybı ciddi hepatik yetmezlik sık görülmez akut kolestatik sendrom görülebilir alkolik hepatit, alkol alımının kesilmesiyle yavaşça düzelir %10-15 alkolikte siroz gelişir
35
alkolik steatoz
hepatositlerde mikroveziküler ve makroveziküler yağ vakuolleri birikir karaciğer ağrılaşır (4-6 kg), yumuşak kıvam ve sarı renk alır fibrozis yoktur alkolün kesilmesi ile geri döner
36
alkolik hepatit
steatoz vardır nötrofiller, makrofajlar ve lenfositler dejenere hepatositler etrafında toplanır hepatosit şişmesi, nekroz ve Mallory Cisimciği görülür **sıklıkla sinüzoidal, perivenüler, parankimal hücreleri ayıran fibrosis vardır (Chicken wire fibrosis)** fibrosisin ilerlemesi ile siroz gelişir
37
asetaldehit; lipid peroksidasyonunda, hücre iskeletinde ve membranında bozulmalara yol açar reaktif oksijen türleri oluşur hepatik metionin metabolizması bozulur, glutatyon seviyesi düşer ve oksidatif hasara karşı hassasiyet artar alkol sinüzoidal endotelden endotelin sentezi ve vazokonstrüksiyon ve stellar hücrelerde kasılmaya neden olur böylece sinüzoidal Perfüzyon düşer
alkolik hepatit
38
metabolik karaciğer hastalıkları
kazanılmış veya kalıtımsal olabilir kalıtımsal metabolik hastalıklar içinde sık olanlar: -alfa 1 antitripsin eksikliği -Wilson hastalığı -hemokromatoz
39
en sık kazanılmış metabolik hastalık
non alkolik steatohepatit
40
Non Alkolik Yağlı Karaciğer Hastalığı (NAFLD) etiyoloji
obezite ve metabolik sendrom ile ilişkilidir alkol kullanımı yoktur veya 20g/haftanın altındadır obez kişilerin %70'inden fazlasında NAFLD vardır steatozdan steatohepatit siroza uzanan spektrum görülür steatoz belirgin klinik problem oluşturmaz steatohepatit, karaciğer hasarı ve %10-20 siroz geliştirir
41
Non Alkolik Yağlı Karaciğer hastalığı patogenez
tam patogenez belli değildir Çift vuruş hipotezi öne sürülmektedir: -hepatik yağ birikimi -oksidatif stres
42
Non Alkolik Yağlı Karaciğer Hastalığı
steatozlu hastalar genellikle asemptomatiktir görüntüleme yöntemleri ile yağlı karaciğer görülür diğer semptomlar halsizlik ve hepatomegaliye bağlı abdominal rahatsızlıktır serum ALT, AST düzeyleri %90 hastada yüksektir
43
yağlı karaciğeri değerlendirmede altın standart
karaciğer biyopsisi
44
Non alkolik yağlı karaciğer hastalığı; Steatohepatit
steatoz inflamasyon balonlaşma ile karakterizedir Mallory cisimcikleri fibrozis
45
non alkolik yağlı karaciğer hastalığı özellikle zon 3'te
perisellüler fibrosis görülür ve ilerleyerek siroz oluşur
46
en sık genetik hepatik bozukluk
alfa 1 antitripsin eksikliği
47
alfa 1 antitripsin eksikliği mutasyon
en sık görülen mutasyon PIZZ bu bireyler klinik hastalık açısından yüksek riskli PIZZ 1/1800 canlı doğumda bir görülür
48
alfa 1 antitripsin eksikliği
alfa 1 antitripsin defektif formları endoplazmik retikulumdan golgiye geçişte defekt gösterir mutant polipeptit anormal katlanır** endoplazmik retikulumda stres ve hepatosit apoptoza gider %10-20 yenidoğanda hepatit ve kolestaz ile görülür çocuklukta hepatit veya sirozla başvurur akciğerde amfizem görülür geç dönemde siroz ve HCC gelişir
49
alfa 1 antitripsin histolojik
periportal oval-yuvarlak eozinofilik PAS (+) globül inflamasyon, kolestaz, fibrosis eşlik edebilir
50
Wilson Hastalığı (hepatolentiküler dejenerasyon olarak da bilinir)
otozomal resesiftir ATP7B mutasyonu vardır bakırın safraya atılımı ve seruloplazmine aktarımı bozulur organlarda birikir nörolojik, göz ve hepatik bozukluk vardır beyinde bazal ganglion, putamende atrofi vardır kronik hepatit yapar
51
Wilson hastalığında gözde kornea descement membranında bakır depolanması
Kayser-Fleischer Halkası şeklinde görülür
52
Wilson Hastalığı histoloji
kronik hepatit yapar inflamasyon ve nekroz oluşur fibrozis- siroz gelişir yağlanma glikojenize nukleuslar Mallory cisimcikleri görülür
53
Wilson hastalığında bakır birikimi dokuda hangi boya ile gösterilebilir
Rhodanine Boyası
54
Wilson hastalığı bulgular
seruloplazmin düzeyi azalır idrar bakır atılımı artar (tarama testi) hepatik bakır içeriği (en sensitif) 250 pikogram/gr kuru bakır ağırlığı tanısaldır plazma bakır miktarının tanısal önemi yoktur
55
Hemokromatozis
intestinal absorbsiyon artar ve yılda 0.5/1gr vücutta artar 20gr aşınca bulgular oluşur karaciğer, pankreas, kalp, endokrin organlarda esas olarak depolanır
56
hemokromatozis morfolojisinde demir birikimi vardır
Prusya mavisi ile pozitif boyanır
57
Hemosiderozis
esas olarak retiküloendotelyal sistemde demir birikimidir Bantu siderozisi Afrikada alkollü maddelerin demir kaplarda içilmesi ile görülür Kupffer hücrelerinde demir birikimi
58
en sık fulminan hepatit nedeni
ilaca bağlı/toksik hepatit
59
viral hepatitler, alkolik hepatit, non alkolik steatohepatit, biliyer hastalıklar, hemokromatosis gibi çok sayıda kronik karaciğer hastalığının son evresi
Siroz
60
sirozun 2 esas morfolojik karakteristiği vardır
Köprüleşen fibrosis: porto-portal birleşen bağ doku bantlar ile karaciğer parankimi nodüllere ayrılmıştır Parankimal nodüller: fibrosis ile çevrelenen hepatosit gruplarıdır
61
siroz patogenezi
esas patogenetik mekanizma hepatosit ölümü, ekstrasellüler matriks birikimi ve vasküler reorganizasyondur normalde sadece portal alanda bulunan tip 1 ve 3 kollajen disse aralığında depolanır ve fibröz septalar oluşur Stellat hücre proliferasyonu ve fibrojenik hücrelere aktivasyonu ana mekanizmadır PDGF-beta bu aktivasyonda önemlidir Kupffer hücreleri ve lenfositlerden salınan sitokin ve kemokinler de bu aktivasyonda önemlidir
62
portal hipertansiyon
1- vasküler direnç artışı: -Myofibroblastların kontraksiyonu aktive olup myofibroblastik karakter kazanan stellar hücreler endotelin 1 etkisi ile kasılır ve sinüzoidler daralır, sonuçta vasküler rezistans artar disse aralığında biriken kollajen ile sinüzoidal fenestrasyon kaybolur (sinüzoidal kapillarizasyon) -Sinüzoidal remodeling ve arterial-portal sistem arası şantlar vasküler yapı bozulur, fibrotik bantlar içinde oluşan damarlar portal-santral şant oluşturur portal hipertansiyon gelişir 2-kan akımında artış -splanknik vazodilatasyon NO, TNF, prostasiklin
63
portal hipertansiyonun 4 klinik bulgusu oluşur
asit portosistemik şantlar konjestif splenomegali hepatik ensefalopati
64
Asit
peritoneal kavitede seröz sıvı birikimidir klinik bulgu için en az 500 ml olmalıdır %85 vakada neden sirozdur sinüzoidal hipertansiyon ve splanknik vazodilatasyon sonucu gelişir
65
Portosistemik şantlar
portal basınç artışı ile birlikte karaciğerden kaval sisteme geçemeyen kan diğer porto-kaval anastomozları kullanır -rektum (hemoroidler) -özofagus (varis) -retroperiton -falsiform ligament (periumblikal kollateral)
66
fibrozis regresyonu nasıl gelişir
fibroziste gerileme hepatositlerce skarlaşan alanların yeniden doldurulması rejenerasyon ile nodüller genişler septalar incelir ince septa ile çevreli nodüller birleşir septalar reabzorbe olmaya başlar makronodüller oluşur portal alanlar tekrar fibröz septadan ayrılır inkomplet septal siroz komplet regresyon
67
sarılık
bilirubin yapım-yıkımı arasındaki dengesizlik ile sarılık oluşur -fazla bilirubin yapımı -hepatik alım bozukluğu -konjugasyon bozukluğu -sekresyon bozukluğu -safra akım problemleri
68
neonatal sarılık
yenidoğanda ilk 2 haftada görülür konjugasyon ve sekresyon mekanizmaları tam gelişmemiştir 2 haftada düzelir, buna fizyolojik sarılık denir uzaması durumunda altta yatan neden aranmalıdır toksik bilirubin beyinde birikir ve kernikterusa neden olur
69
portal hipertansiyon
-portosistemik şantlar Özofagus varisleri -splenomegali -hepatik ensefalopati
70
benign rekürren idiyopatik kolestaz
ataklar halinde sarılık vardır ateş, inflamasyon gibi stresle kolestaz atakları gelişir kanaliküler FIC1 ve BSEP mutasyonu iledir
71
Gebelik kolestazı
3. trimestre kolestaz görülür doğumda kaybolur hafif hepatositer, kanaliküler safra görülür BSEP ve MDR3 gen polimorfizmi vardır
72
Primer biliyer kolanjit (Non süpüratif destrüktif kolanjit) nedir
orta büyüklükte intrahepatik safra kanallarının otoimmün destrüksiyonudur büyük kanallar ve ekstrahepatik kanallar etkilenmez
73
primer biliyer kolanjit genel özellikleri
orta yaş kadınlarda sıktır çocuklarda görülmez kolestatik enzimler yüksektir (ALP, GGT) yıllarca asemptomatik kalabilir genellikle kaşıntı ve halsizlik ile başvururlar hepatomegali olur göz kapaklarında ksantelazmlar vardır inflamatuar atropati hiperpigmentasyon kronik karaciğer hastalığı bulguları geç dönemde görülür
74
primer biliyer kolanjit bulgular
serum alkalen fosfataz ve kolesterol düzeyleri hemen daima artmıştır, gama GGT de artar AMA M2 %90-95 (+)'tir ve yüksek derecede karakteristiktir hiperbilirubinemi geç bulgudur
75
primer biliyer kolanjit patogenez
patogenezi açık değildir safra duktus epitelindeki MHC class 2 antijenlerine karşı gelişen T hücre aracılıklı hasar vardır **pirüvat dehidrogenaz E2 komponentine karşı gelişen Anti Mitokondriyal Antikor (AMA) otoimmüniteyi destekler
76
primer biliyer kolanjit
portal alanlarda lenfoplazmositer hücre infiltrasyonu vardır ve lenfositler interlobüler safra kanal epitelini de infiltre ederler safra kanal epiteli destrüksiyona gider bazı safra kanalları etrafında granülomatoz inflamasyonu vardır
77
primer biliyer kolanjitin karakteristik lezyonu
Florid Duktal Lezyon
78
primer biliyer kolanjit morfoloji ve histoloji
tutulum erken dönemde lokaldir ve portal inflamasyon vardır karakteristik lezyon florid duktal lezyondur duktal bazal membran rüptürü ile non nekrotizan granülomlar oluşur ileri dönemde duktuslar kaybolmaya başlar duktular proliferasyon belirginleşir (Döktüler Interface Hepatit) Sirktik nodüller etrafında halo biliyer siroza özgüdür
79
primer biliyer kolanjit tedavi prognoz
varis kanaması, rekürren enfeksiyonlarla birlikte en sık ölüm nedenidir HCC riski artmıştır özel tedavisi yoktur ancak ursodeoksikolik asit komplet remisyon sağlayabilir etkin tedavi karaciğer transplantasyonudur
80
primer sklerozan kolanjit etiyoloji
genellikle 25-45 yaş arası erişkinlerde sıktır çocuklarda da görülür E/K = 3/1 kolestatik enzimler yüksektir pANCA %26-94 pozitiftir halsizlik, kaşıntı ve sarılık gelişebilir hastalık uzun solukludur %7 vaka kolanjiokarsinom gelişir kronik pankreatit ve HCC insidansı da artmıştır özel tedavisi yoktur ana tedavi transplantasyon
80
Primer sklerozan kolanjit nedir
safra yollarının progresif fibroobliteratif segmental destrüksiyonudur intrahepatik ve ekstrahepatik safra yollarının inflamasyonu, obliteratif fibrozisi ve dilatasyonu ile karakterize kronik kolestatik hastalıktır ülseratif kolit ile sıkı birliktelik gösterir
81
primer sklerozan kolanjit patogenez
barsakta duyarlanan T hücreler portal sistemle karaciğere gider ve safra kanal epiteli ile çapraz reaksiyonla hasar yapar strüktür araları dilatedir hastalığın ilerlemesiyle biliyer siroz gelişir **klasik olarak büyük duktuslar ve ekstra hepatik duktuslar etkilenir
82
primer sklerozan kolanjit
fibrozisle seyreden kolanjittir lenfositik infiltrat safra kanalı epiteli progresif atrofisi ve lümen obliterasyonu vardır **duktus etrafında konsantrik periduktal fibrosis oluşur (soğan zarı)** radyolojik tanı %95 olguda yeterlidir
83
primer sklerozan kolanjit histoloji
erken dönemde duktuslar etrafında fibröz stroma, hafif lenfosit ve eozinofil infiltrasyonu görülür duktus epitelinde bazal membrandan ayrılma, atrofi ve dökülme görülür periduktal konsantrik fibrosis hedef benzeri görünüm verir tamamen oblitere olan duktusun yerini skleroqtik doku alır jigsaw puzzle siroz gelişir
84
Peliosis Hepatis
karaciğer içinde kan ile dolu boşluklardır endotel ile döşeli olabilir veya olmayabilir anabolik, steroid, oral kontraseptif ile ilişkili olabilir kanser, tüberküloz, AIDS ilişkili olabilir asemptomatiktir nadiren rüptür görülür altta yatan hastalığın tedavisi esastır
85
prehepatik akım bozuklukları
hepatik arter yetmezliği portal ven trombos Zahn infarktı
86
hepatik arter yetmezliği
çift kanlanma olduğundan karaciğer infarktı nadirdir ana hepatik arterin oklüzyonu iskemik nekroz yapmaz portal ven akımı ve retrograd arterial destek ile doku canlı kalır hepatik artesin intrahepatik dalı tromboz veya bası ile tıkanırsa infarkt oluşur -embolizm -neoplazi -PAN -sepsis infarkt genellikle anemik bazen de hemorajik olabilir
87
portal ven trombozu
portal ven oklüzyonu iyi tolere edilebilir veya ölümcül olabilir abdominal ağrı, portal hipertansiyon görülür asit sık değilde siroz (%25 vakada görülür)
88
intrahepatik portal ven ana dalları akut tromboz ile oklüde olabilir iskemik enfarktüs oluşturmaz bunun yerine kırmızı-mavi renk değişikliği olur nekroz yoktur hepatosellüler atrofi ve sinüzoidal genişleme olur
buna Zahn İnfarktı denir
89
intrahepatik akım bozuklukları
en sık neden sirozdur orak hücreli anemide sinüzoidlerde oklüzyon olur dissemine intravasküler koagülasyon metastatik tümörler amiloidozis
90
posthepatik akım bozuklukları
pasif konjesyon ve sentrilobüler nekroz sağ kalp yetmezliği sonucu görülür karaciğer büyür, siyanotiktir, yuvarlaktır zon 3 hepatositlerde atrofi vardır konjestif kalp yetmezliği nadiren kardiyak siroza neden olur fibrosis esas sentrilobülerdir
91
posthepatik akım bozuklukları; hemoraji ve nekroz benekli karaciğer görünümü oluşturur
buna Nutmeg Liver denir
92
Post hepatik venöz outflow obstrüksiyonu
akut formda karaciğer büyür, şişer, kırmızıdır ve kapsülü gergindir kronik durumlarda fibrosis gelişir ciddi parankimal zon 3 konjesyon ve nekroz vardır yavaş gelişen trombüste sentrilobüler fibrosis vardır tedavi edilmeyen vakalarda Mortalite artar cerrahi porto-sistemik şant prognozu düzeltir kronik formlar daha az lethaldir kemik iliği transplantasyonundan sonra ilk 3 haftada %25 oranında görülür kemoterapiklerce oluşturulur Mortalite %30 histoloji altın standarttır ancak tanı klinikle konur karaciğer hassasiyeti, asit, sarılık, kilo alımı vardır
93
Hepatik ven trombozu
tek hepatik ven trombozu asemptomatiktir 2 veya daha fazla dal oklüde olursa ağrı, karaciğer büyümesi ve asit oluşur buna Budd-Chiari Sendromu denir -myeloproliferatif hastalıklar -koagülasyon bozuklukları -HCC -antifosfolipid sendromları -gebelik, oral kontraseptif kullanımı -%10 vakada neden belli değildir
94
sinüzoidal obstrüksiyon sendromu (vent-okluziv hastalık)
ilk olarak Jamaikada pyrrolizidine alkoloidi içeren bush-tea içenlerde tanımlandı sinüzoidal endotelin toksik hasarı ile oluşur yerinden ayrılan endotel sinüzoidi oblitere eder disse mesafesi içine eritrositler girer ve hepatositler zon 3'te ölür, debris birikir aktive olan stellat hücreler fibrosis oluşturur
95
en sık benign karaciğer tümörü
hemanjiom
96
hemanjiom
genellikle 2cm'den küçüktür kapsüle yakın kırmızı-mavi yumuşak ödüllerdir histolojik olarak kan ile dolu geniş boşluklar görülür
97
adenom
oral kontraseptif kullanan genç kadınlarda sıktır adenomlar sarı-ten renklidir safra ile boyalı olabilir karaciğer içinde bir yerde olabilir sıklıkla subkapsülerdir 30cm büyüklüğe ulaşabilir multiple olabilir iyi sınırlıdır histolojik olarak normal karaciğer hücresinin kordonları ve tabakalarından oluşur portal alanlar yoktur, sadece arter ve ven bulunur
98
malign tümörler
primer karaciğer tümörleri çok sık değildir bu tümörlerin çoğunluğu hepatosellüler karsinom veya kolanjiokarsinomdur diğer malign tümörler hepatoblastom ve anjiosarkomdur
99
hepatoblastom
çocukluk çağında en sık görülen karaciğer tümörüdür genellikle fataldir FAP, Beckwith-Wiedemann Sendromu ilişkili olabilir kemoterapi ve cerrahi ile sağ kalım %80'dir büyük kitleler oluştururlar
100
heptosellüler karsinom etiyolojisi
vakaların yarısı çinde HBV enfeksiyonu olan bölgelerde HCC insidansı yüksektir 200 kat risk artar erkeklerde sıktır major etiyolojik faktörler: -kronik viral enfeksiyonlar (HBV, HCV) -kronik alkolizm -steatohepatit -aflatoksin -tirozinemi, hemokromatozis, glikojen depo hastalığı, alfa 1 antitripsin eksikliği
101
hepatosellüler karsinom
kronik hepatitlerdeki hepatosit nekrozu ve proliferasyonu karsinogenezden sorumlu tutulmaktadır rejenerasyonla birlikte tekrarlayan hücre siklusları ve biriken mutasyonlar kansere zemin hazırlar HBV enfekte hastalarda HBV'nin entegrasyonu kansere dönüşümde rol alan bir olay olarak gösterilmektedir bu transformasyonda HBX proteininin rol aldığı düşünülmektedir
102
hepatosellüler karsinom morfoloji ve histoloji
HCC genellikle karaciğerden soluk görünümdedir safra sekestre edilen olgularda yeşil görünebilir genellikle unifokal büyük kitle multifokal nodüller diffüz infiltratif
103
kolanjiokarsinom nedir
safra yollarının tümörleridir ve adenokarsinomlardır 2. en sık karaciğer tümörüdür
104
kolanjiyokarsinom risk faktörleri
primer sklerozan kolanjit konjenital fibropolikistik hastalık HCV opisthorchis sinensis
105
kolanjiyokarsinom
%90 olgu ekstrahepatiktir sağ ve sol hepatik kanallarının birleşme yerindeki tümörlere Klatskin tümörü denir