meme hst pato genel özet Flashcards
meme; deri ve subkutan yağ dokusu ile kaplanmış modifiye bir ter bezidir
embriyonik gelişimin ilk ayının sonunda ektodermden bir tomurcuk halinde gelişmeye başlar
göğüs duvarında pektoral kastan bir facia ile ayrılı
memenin fonksiyonel komponenti
duktus, lobüller ve stromadan oluşur
TDLU (terminal duktus lobüler unit):
lobül ve terminal duktustan oluşur ve sekretuar kısmını oluşturur
memenin tüm duktal ve lobüler sistemi özel iki tabaka ile döşeli
lümene bakan epitel tabakası, sekresyon ve absorbtif fonksiyon görür
dıştaki hücreler ise myoepitelyal (kontraktil ve destek) hücre olarak isimlendirilir
-epitel hücreler keratin ve EMA (+)
-myoepitelyal hücre ise aktif (+)
normal memede az miktarda endokrin hücre de vardır
tüm glandüler epitelyal sistem devamlılık gösteren bir bazal membrana dayanır
laktasyon sırasında aktif sekresyon yapar
postmenopozal dönemde meme dokusu inolusyona uğrar
adölesan dönemde daha çok duktus yapılar var, asiner yapılar yok
postpuberte döneminde asiner yapılar da gelişir -TDLU oluşur
laktasyon döneminde asiner yapılar sekretuar özellik kazanır
stroma: interlobüler ve intralobüler
memenin glandüler komponenti iki esas kısma bölünür
bunun nedeni hastalıklarla olan ilişkisidir
TDLU:
-fibrokistik hastalıklar, duktal hiperplazi ve karsinomların çoğunun köken aldığı yer
Büyük duktus sistemi:
-soliter papillomlar ve duktus ektazileri gelişir
gelişimsel anomaliler
nadiren bilateral veya tek taraflı meme olmaması
memeler arasında asimetri olabilir
meme dokusu keskin sınırlı bir organ olmadığı için izole meme lobülleri bazen bu standart anatomik sınırların dışında görülebilir
bu ektopik meme dokusu aksiller lenf bezlerinde, inguinal bölgeden aksillaya kadar uzanan süt çizgileri boyunca ve göğüs duvarında görülebilir
inflamatuar lezyonlar
akut mastit
duktus ektazi
yağ nekrozu
idiopatik granülomatöz mastit
akut mastit
emzirmenin ilk haftalarında meme derisindeki çatlaklardan giren s. aureus neden olur
eritem, ödem, ağrı ve hassasiyet oluşturur
tedavi edilmezse doku nekrozu ve cilde açılan fistüller oluşturur
antibiyotik tedavisi yeterlidir
nadiren cerrahi insizyon ve drenaj gereklidir
yağ nekrozu
klinikte meme travması veya cerrahi öykü vardır genellikle
ağrısız, palpable kitle vardır
deride kalınlaşma-çekilme (kanserle karışabilir) olabilir
Mamografi: dansite artışı - kalsifikasyon
mikroskobik olarak yağ dokusunda nekroz, lipidli histiositler ve diğer iltihap hücreleri vardır
idiopatik granülomatöz mastit
20-40 yaş arası kadınlarda sık
%25 bilateral
mikroskobi: lobüllerin çevresinde granülomlar, beraberinde akut inflamasyon ve mikroabseler vardır
sistemik hastalıklar ekarte edilmelidir
Stromal neoplazmlar
intralobüler stromadan gelişen tümörler
(bifazikler -hem stromal hem de epitel hücrelerinden oluşur- ama ağırlıklı stroma kaynaklı)
-firoadenom
-Phylloides tümör
Fibroadenom
20-35 yaşta sık
benign
düzgün sınırlı kitle
sellülarite azdır
mitoz nadir
intralobüler fibroblastlar hızla çoğaldıkça epitel hücrelerini iterek deforme eder böylece yuvarlar asinilerden ziyade uzunlamasına yarık benzeri yapılar oluştururlar
klinik veya radyolojik şüphe varsa veya hasta tercih ediyorsa cerrahi olarak eksize edilirler
recurrens: ipsilateral veya kontrlateral
Phylloides Tümör
bifazik tümör, stromal komponent neoplastik
meme tümörlerinin %1’inden azdır
hastalar genelde hızlı büyüyen meme kitlesi ile başvurur
mamografide iyi sınırlı-lobüle kitle
Phylloides tümör makroskobi
Benign:
-iyi sınırlı
-kesit yüzeyleri parlar ve grimsi beyazdır
Malign:
-infiltratif sınırlı
Phylloides tümör mikroskobi
hipersellüler stromanın oluşturduğu yaprak benzeri uzanımlar vardır
benign epitelyal lezyonlar:
mamografide genelde tesadüfen tespit edilen lezyonlardır
meme kanseri gelişme riskine göre üç gruba ayrılırlar:
-non proliferatik meme hastalıkları
-proliferatif meme hastalıkları
-atipik hiperplazi
Non-Proliferatif Meme hastalıkları
(en sık görülen fibrokistik hastalık)
üç ana morfolojik değişiklikten oluşur:
-kistler (en yaygın, basit kistler)
-fibrozis
-adenozis (glandüler komponentteki sayıca artım için kullanılan bir terim)
*kistlerin epitel hücreleri tek sıralı olduğu için nonproliferatif olarak adlandırılırlar
en yaygın meme lezyonlarıdırlar
genellikle östrojen etkisi ile ortaya çıkar ve TDLU kaynaklıdır
duktus epitelinde apokrin metaplazi (granüler, asidofilik sitoplazmalı, orta büyüklükte, nükleuslu ve belirgin nükleoluslu hücreler) vardır
kist sıvısı sarı ya da berrak, bazen mavimsi refle veren bir içerik
kalsifikasyon sık
kisti döşeyen epitel basıktır, duvarda fibröz doku artımı vardır
kistlerin rüptürü ile çevrede mononükleer hücre infiltrasyonu görülür
kistte epitelyal hiperplazi olursa karsinomla karışabilir
proliferatif meme hastalıkları
mamografik densité artışı, kalsifikasyonlar veya biyopsi örneklerinde tesadüfi bulgularla karşımıza çıkar
tek başına veya nonproliferatif meme lezyonları ile birlikte bulunabilir
-hiperplazi
-laktasyon adenomu
-intraduktal papillom
hiperplazi
duktus lümenine doğru prolifere olan polimorfik hücreler bulunur
-epitel, myoepitel ve apokrin hücreler
laktasyon adenomu
gebelik ya da laktasyon döneminde görülür
tek ya da multiple olabilir
makroskopik olarak iyi sınırlı ve lobüledir
mikroskobisinde aktif sekresyon yapan küboidal hücrelerle döşeli prolifere bezler görülür
intraduktal papillom
30-50 yaşta sık
meme başı akıntısı görülür
makroskobik olarak lümen içine doğru gelişen polipoid bir kitle vardır
duktus lümenine doğru kompleks dallanma gösteren papiller yapılar görülür
fibrovasküler stroma çevresinde iki sıralı hücre (luminal ve myoepitelial)
atipik hiperplazi
hücresel proliferasyon in situ karsinoma benzemekle birlikte tanı için yeterli özelliklere sahip değildir
-duktal (ADH)
-lobüler (ALH)
duktal (ADH)
**tek hücre tipi prolifere olur
hücrelerde atipi ve mitoz var
yapısal değişiklikler görülür
*daha sonradan invaziv bir karsinom gelişimi için risk, basit hiperplaziye oranla daha fazladır
lobüler (ALH)
monoton, diskoheziv hücre proliferasyonu lobülü tutar
lobüler karsinoma in situnun bazı özelliklerini taşır
meme karsinomu risk faktörleri
yaş (+50 yaşta belirgin artar) ve cinsiyet
aile hikayesi
BRCA1 ve BRCA2**
coğrafi faktörler:
avrupa ve amerikada asya ve afrikadan daha sık
ırk/etnisite:
ispanyol ve afrikan-american kadınlar, daha genç yaşta daha agresif tümörler
reproprodüktif geçmiş:
menarşın erken olması
çocuk doğurmama
emzirmeme ve ilk gebelik yaşının daha ileri olması
hormon replasman tedavisi riskin artması ile ilişkili
iyonize radyasyon, postmenopozal obezite ve hormon replasmanı, alkol, daha önce karsinom olan kadın
meme karsinom patogenezi
hormonal:
östrojen (ER); çeşitli parakrin ve otokrin mekanizmaları aktive ederek büyüme faktörlerinin üretimini teşvik eder
hormonal etkiler muhtemelen prekürsör lezyonlardan kanser gelişimindeki proliferasyonu, malign hatta metastatik karsinomlara dönüşümünü sağlar
meme karsinom patogenezi
çevresel:
genetik olarak homojen grupta meme kanseri insidansının değişkenliği ve meme kanseri insidansındaki coğrafi farklılıklar
meme karsinom patogenezi
genetik
meme karsinomunun hereditary formundan sorumlu genler: BRCA1 ve BRCA2
-klasik tümör supressor genlerdir; belirli DNA hasarlarının onarımı için gerekli olan proteinleri kodlar
-ailesel meme kanserlerinin 2/3’ünü veya tüm vakaların %5’ini oluşturur
-BRCA1’deki germline mutasyon olan kadınlar 70 yaşına kadar %37-85 arasında meme kanseri gelişme riski taşır ve kanserlerin yarısından fazlası 50 yaşından önce görülür
-taşıyıcılar over, serviks, endometrium, fallop tüpü, mide, kc ve erkek taşıyıcılar prostat kanseri gibi diğer kanserler için önemli ölçüde risk altındadır
diğer genler:
TP53 ve PTEN
STK11 (Peutz-Jegher)
CDH1 (herediter diffüz gastrik kanser)
PALPB2 (herediter meme kanseri)
HER2
meme kanserleri hormon reseptörlerinin ekspresyonuna göre üç ana grupta toplanır:
-Östrojen reseptörü
-Progesteron reseptörü
-HER2 (ERBB2)
bu üç grup hasta özellikleri, patolojik özellikler, tedavi cevabı, metastatik patern, relaps süresi ve sonuç açısından çarpıcı farklılıklar gösterir
meme kanserleri gen ekspresyonu profiline göre 3 ana gruba ayrılır:
1) Luminal (%50-65):
-ER(+)
-HER2 (-)
-genellikle yaşlıda ve BRCA2 mutasyonu görülür
2) HER2 baskın (%20):
-HER2 (+)
-ER (+/-)
-genelde gençte ve TP53 mutasyonu görülür
3) Bazal-Like (%15):
-Triple (-)
-genelde gençte ve p53 mutasyonu sık görülür
-yüksek dereceli tümörlerdir
-solid
meme kanseri klinik bulgular
ele gelen kitle
meme başında çekilme
çukurlaşma
akıntı
kızarıklık
döküntü
cilt değişiklikleri
noninvaziv karsinom
iki morfolojik tip var:
-duktal karsinoma in situ
-lobüler karsinoma in situ
ikisi de TDLU’daki hücrelerden kaynaklanır
duktal karsinoma in situ
palpable kitle oluşturmayabilir, bazen meme başı akıntısı ile başlar
%25-30 invaziv kansere ilerler
Mamografi ile rutin incelemelerde <1cm lezyonlar ve mikrokalsifikasyon görülür
meme duktuslarında epitelial hücrelerin anormal proliferasyonu vardır
hücreler sitoloji olarak malignite özelliklerini gösterir ancak invaziv kanserden farklı olarak duktus içine sınırlıdır
DCIS; solid, komedo, kribriform, papiller, mikropapiller gibi çok çeşitli histolojik görünüşe sahiptir
temel ortak özellikleri myoepitelyal hücrelerinin varlığıdır (bu hücreler korunmuştur çünkü invaziv değil)
Tedavi:
cerrahi, RT, antiöstrojen ajanlar (tamoksifen)
prognoz mükemmel (%95’ten fazla uzun süre sağ kalım)
DCIS tedavi edilmezse yaklaşık 1/3 invaziv kansere ilerler
lobüler karsinoma in situ
lobül içindeki tek tip hücresel proliferasyon
makroskobik olarak bir özellik göstermez, rastlantısal olarak bulunur
vakaların %70’i multisentrik, %30-40 bilateraldir
mikroskobik olarak; meme lobülleri genişlemiş ve içleri uniform, yuvarlak, küçük dar sitoplazmalı, normokromatik hücrelerle doludur
normal popülasyona göre invaziv bir karsinom riski 10 kat daha fazladır
Paget
meme başının Paget Hastalığı; DCIS’nin laktifer duktulardan memenin derisine kadar uzanmasından kaynaklanır
tek taraflı meme başında ve areola üzerinde kabuğumsu bir eksuda oluşturur
epidermis içinde büyük, berrak sitoplazmalı, atipik nükleuslu tek tek, gruplar halinde ya da glandüler yapılar şeklinde, bazal tabakada yoğunlaşmış hücreler vardır
ER (-)
HER2 (+)
Bowen hastalığı ve malign melanomla ayırıcı tanısı gerekir
**hemen daima meme dokusunda in situ ya da invaziv bir karsinoma vardır
-prognoz da bu tümörün özelliklerine bağlıdır
invaziv (infiltratif) karsinom
TDLU’dan gelişen malign epitel lezyonlar
memenin herhangi bir yeride olabilir:
-en sık üst dış kadranda görülür
genelde hastalar memede kitle ile gelir
cilde veya pektoral kaslara invaze olabilir
asemptomatik tümörler genelde Mamografi ile tespit edilir
mevcut sınıflandırma kriterleri büyük oranda patolojik görünüşlere dayanır
invaziv duktal karsinom
özel bir tip morfolojik özellik taşımayan tüm duktal karsinomlar
beraberinde DCIS olabilir
düzensiz sınırlı, kesit yüzü gri-sarı, sert
çevre parankim ve yağ dokusuna doğru uzanımlar tümöre yengeç benzeri görünüm kazandırır
mikroskobik olarak tübüler yapı ya da solid adalar oluşturur
atipi ve mitoz tümörden tümöre değişir
**Tübüler formasyona, nükleer pleomorfizme ve mitoz sayısına göre grade yapılır
-tübüler alan az, solid ada çok ise kötü prognoz
Duktal karsinomların yaklaşık %50-65’i ER (+), %20’si HER2 (+) ve %15’i ER ve HER2 (+)
invaziv lobüler karsinom
-invaziv meme kanserlerinin en yaygın 2. formu
multisentrik ve bilateral olabilir (İDK’ya göre yüksek)
ER ve PR (+)
HER2 overekspresyonu nadir
İDK’daki derecelendirme burada yok
en belirgin bulgu palpable kitle veya mamografik densize artışı, desmoplastik bir yanıt oluşturmaksızın (radyolojide net görülmez) stromayı invaze eder
-klinik olarak okkult olabilir ve görüntüleme yöntemleri ile tespit edilmesi güç
invaziv lobüler karsinom karakteristik mikroskobik görünümü
bağ doku içinde tek tek, tek sıra halinde (indin file) ya da nonneoplastik duktuslar içerisinde konsantrik dizilim (hedef tahtası) gösteren küçük, dar sitoplazmalı, uniform hücreler vardır
tübüler karsinom
İDK’nın en iyi formu (Grade 1) gibi
çok iyi prognozlu
desmoplastik stroma içinde dağınık tübüler yapılar vardır
tübüler yapılar tek sıralı hücrelerle döşeli ve iyi diferansiyedir
atipi, mitoz ve nekroz yok
Kribriform karsinom
elek ya da kalbur gibi yapısı nedeniyle bu isim verilmiştir
prognoz iyi
İDK’daki derece yok
tübül yapısı yerine daha çok ada yapısı var
müsinöz karsinom
postmenopozal kadınlarda görülür
makroskobik olarak iyi sınırlı, ince septumlarla ayrılmış jelatinöz bir kitledir
mikroskobisinde belirgin atipi ve mitoz içermeyen küçük hücre toplulukları ve adenoid yapılar, müsin gölcükleri içinde yüzüyor izlenimi verir
Müsin daima ekstrasenllülerdir
pür müsinöz karsinomda prognoz iyi
mikst olduğu zaman diğer komponentin prognostik özelliğini gösterir
ER (+)
HER2 (-)
medüller karsinom
tipik olarak görüntüleme sırasında benign tümörlerden ayırt edilmeleri zor olan düzgün sınırlı kitlelerdir
mikroskobik olarak tümör çevreden iyi sınırlıdır, ekspansiv gelişim gösterir
tümörün perilerinde lenfo-plazmositer infiltrasyon vardır
tümör hücreleri büyük, pleomorfik ve bol mitoz gösterirler
nükleus büyük ve nükleolus belirgin
hücre sınırları belirsiz, bu nedenle sinsisyal bir görünüm vardır. Bu hücreler diffüz bir dağılım gösterirler, glandüler yapılar ve müsin yoktur
yüksek dereceli, triple negatif tümörlerdir
prognozu klasik invaziv duktal karsinomdan daha iyidir
inflamatuar karsnom
klinik bir terim
tüm meme kırmızı, sıcak ve ödemlidir
bu görünümüyle mastiti anımsatır
memede invaziv bir karsinom var ve dermal lenfatikler tümör hücreleri ile dolu
-klinik tabloya bu neden olur
prognoz kötü
biyopsiler
ince iğne aspirasyon + tru-cut (core) -> daha kalın doku alınır, malignite düşünülüyorsa kullanılır
prognoz:
tarama yapılmayan bireylerde 2-3 cm palpable kitle ve aksilla lenf nodu metastazı (%50) sık görülür
sentinel lenf nodu aksilladaki lenfatik akımı alan ilk lenf nodudur
lenfatik metastazın önce SLN’na daha sonra diğer aksiller lenf nodlarına olduğuna inanılmaktadır
sentinel lenf nodu varlığında diseksiyon yapılır
erkek meme karsinomu:
jinekomasti reversable
etiyoloji östrojen seviyesi (Klinefelterde 58 kat risk)
Bulgular:
-ağrısız kitle
-genelde unilateral
-kanlı meme başı akıntısı
-meme başında çekilme, ülserasyon, fiksasyon
İDK en sıktır
%40 Evre 3-4
BRCA2 mutasyonu olan erkeklerde risk fazla