Postpositions Flashcards
for, suitable, according to, when compared to
-(y)A göre
‘This film is not suitable for children.’
Bu film çocuklara göre değil
‘According to the news, it will rain all day tomorrow.’
haberlere göre yarın bütün gün yağmur yağacak
Ankara is on the east when compared to İstanbul
Ankara, İstanbul’a göre doğuda
untıl /as far as
-(y)A kadar
‘I waited for you until nine.’
Saat dokuza kadar seni bekledim.
‘We will go as far as Ankara by train.’
Ankara’ya kadar trenle gideceğiz
in spite of
-(y)A rağmen
‘They are swimming in the sea in spite of the rain.’
yağmura rağmen denize giriyorlar
towards
-(y)A doğru
‘We will go to the park towards the evening.’
Akşama doğru parka gıdeceğiz
ı ‘against,’ ‘towards (feelings)’
-(y)A karşı
‘I am working in an organization that fights against AIDS.’
AIDS’e karşı savaşan bir organizasyonda çalışıyorum
‘What (things) do you feel towards her?’ (inf)
Ona karşı neler hissediyorsun?
since, for’
-DAn beri
‘We have been living here since 1990.’
bin dokuz yüz doksan’dan beri burada oturuyoruz.
‘We have been living here for two years.’
iki yıldan beri burada oturuyoruz
‘since’
-DAn bu yana
‘I haven’t read anything since the exam.’
Sınavdan bu yana hiçbirşey okumadım
before
-DAn önce
‘Shall we meet before the class?’
dersten önce buluşalım mı?
‘after’
-DAn sonra
‘Shall we meet after the class?’
Dersten sonra buluşalım mı?
other than’
-DAn başka
‘I cannot love anybody other than her.’
Ondan başka kimseyi sevemem
because of’
DAn dolayı
‘Because of air pollution, a lot of animals are dying.’
Hava kirliliğinden dolayı pek çok hayvan ölüyor
‘like’
(-nIn) gibi
‘I am a tourist like you.’
inf
Ben de senin gibi turistim.
‘for’
(-nIn) için
‘I brought these books for you.’ inf
Bu kitapları senin için getirdim
‘with’
(-nIn)ile
‘She will go shopping with her sister.’
(reported)
Ablası ile alışverişe gidecekmiş
as . . . as’
(-nIn) kadar
‘I am not as tall as you.’
Ben senin kadar uzun boylu değilim
about, approximately’
kadar
‘I waited for you for about two hours.’
Seni iki saat kadar bekledim.
what changes wıth case markings on pronouns vs noun complıments?
gibi için ile and -(nIn) kadar require case on pronouns not on noun complements
what is a possessive marked post position?
a post position that has a possessive marker that agrees in person with its complement
When the complement is a pronoun, it appears with a genitive case marker
about
(-nIn) hakkında
‘This film is about you.’ inf
Bu film senin hakkında.
‘This film is not about us.’
Bu film bizim hakkımızda değil
‘about me’
Benim hakkımda
‘about you’ inf
Senin hakkında
‘about him’
Onun hakkında
‘about us’
Bizim hakkımızda
‘about you’
Sizin hakkınızda
‘about them’
Onlar hakkında
When the complement is onlar it does not take the genitive case
When pronouns have the plural marker -lAr, they do not have case.
about (each and every one of ) us’
Bizler hakkında
when is genitive required for ne and kim?
The genitive case is required only
when the question word has a definite or specific interpretation.
‘about what’
Ne(yin) hakkında
‘about whom’
Kim(in) hakkında
‘This documentary film is about what/who?’
Bu belgesel film ne/kim hakkında?
‘about what-plural’
Ne-ler hakkında
about who-plural’
Kim-ler hakkında
thanks to’
(nIn) sayesinde
‘Tolga was this successful thanks to his mother.’
Tolga annesi sayesinde bu kadar başarılı oldu
‘during’
-(nIn) sırasında
‘Please do not talk during the film.’
lütfen film sırasında konuşmayın
‘because of’
-(nIn) yüzünden
‘We were late because of traffic.’
Trafik yüzünden geç kaldık
‘by’
-(nIn) tarafından
‘The fruit that was grown by the peasants is sold at the local bazaar.’
Köylüler tarafından yetiştirilen meyveler pazarda satılıyor
‘from the point of view’ (2)
-(nIn) açısından/bakımından
‘Is this okay with you?’ (literally, ‘Is there a problem in your point of view/from your
perspective?’ form
Sizin açınızdan/bakımınızdan bir sakıncası var mı?
‘in the name of, on behalf of’
-(nIn) adına
‘What (things) are they doing in the name of heroism?
Kahramanlık adına neler yapıyorlar!
‘for the sake of’
-(nIn) uğruna
‘What has Adnan been bearing with for the sake of Bihter!’
Adnan Bihter uğruna nelere katlandı
for the honor of’/‘in honor of’
-(nIn) şerefıne
‘We gave a party in honor of our new manager.’
Yeni müdürümüz şerefine bir parti verdik
in the place of’
-(nIn) yerine ‘
‘We bought this apartment in place of our old house.’
Eski evimizin yerine bu apartman dairesini aldık.
‘because of’
-(nIn) nedeniyle ‘
Because of the NATO meeting the roads are blocked to traffic
NATO toplantısı nedeniyle yollar trafığe kapanmış
by means of’
-(nIn) yoluyla
‘We informed the students by means of email.’
öğrencilere e-posta yoluyla haber gönderdik
‘through’
-(nIn) aracılığıyla
‘We informed the parents through the students.’
Velilere öğrenciler aracılığıyla haber verdik
‘all along
-(nIn) boyunca
‘Little Ahmet cried constantly all along the way.’
Küçük Ahmet yol boyunca sürekli ağladı
during the period of’
-(nIn) süresince
‘He took private guitar classes during his high school education.’
Lise eğitimi süresince özel gitar dersi aldı
how do spatial postpositions with the possessive work?
In such
structures, the complement takes the genitive case, and the “postposition” takes a possessive
marker that agrees with the complement in person.
‘near’
(-nIn) yanında(n)
‘The school is near the mosque.’
Okul caminin yanında.
‘under’
(-nIn) altında(n) ‘
‘The cat is under the table.’
Kedi masanın altında.
‘above, on’
-(nIn) üstünde(n)
‘Ahmet has a school uniform on him.’
Ahmet’in üstünde okul üniforması var
‘behind’
-nIn) arkasında(n)
‘We ran after/behind the bus but could not catch it.’
Otobüsün arkasından koştuk ama yetişemedik
between, among’
(-nIn) arasında(n)
‘We have a small house among the trees.’
Ağaçların arasında küçük bir evimiz var
in front of’
(-nIn) önünde(n)
‘Does this bus stop in front of our school?’
Bu otobüs bizim okulun önünde duruyor mu?
‘in, through’
(-nIn) içinde(n)
‘We walked through the park.’
Parkın içinden geçtik
‘outside’
(-nIn) dışında(n)
‘Now they can smoke only outside the cafes´ .’
Artık sadece kafelerin dışında sigara içebiliyorlar
‘across’
(-nIn) karşısında(n)
‘A new hairdresser opened across from our shop.’
Bizim dükkanın karşısına yeni bir kuaför açıldı
‘around’
(-nIn) etrafında(n)
‘Is there a pharmacy near (literally around) your school?’
Sizin okulun etrafında eczane var mı?
Are the books under the table?’
Masanın altında kitap var mı?
‘Could you give me the books from under the table?’ inf
Masanın altından kitapları verir misin?
Have you cleaned under the table?
Masanın altını temizlediniz mi?
What have you hidden under the table?
Masanın altına ne sakladınız?
It is clean under the table.
Masanın altı temizmiş
‘Who is responsible for cleaning under the table?’
Masanın altının temizliğinden kim sorumlu?
I have not seen Jale since 1999.
Jale’yi bin dokuz doksan dokuz’dan beri görmedim
I will finish this book before Friday.
Bu kitabı Cuma’dan önce bitireceğim
My mom will not be at home after four o’clock.
Annem dörtten sonra evde olmayacak.
I am not as tall as my sister.
Ben kız kardeşim kadar uzun boylu değilim
These gifts are for you.
Bu hediyeler sizin için
These films are not appropriate for children.
bu filmler çocuklara göre değil
I will wait for Oğuz until 6pm
Oğuz’u saat altıya kadar bekleyeceğim
We did shopping for the party on Friday
Cuma günkü parti için alışveriş yaptık
She does not speak enough French to read this book.
Bu kitabı okuyacak kadar Fransızca bilmiyor.
We’ve lived here since 1990
bin dokuz yüz doksan’dan beri burada oturuyoruz.
In Turkey, women have been able to vote since 1934
Türkiye’de kadınlar bin dokuz yüz otuz dört’ten beri oy verebiliyor.
We waited for you in the cafe till eight o’clock! inf
Saat sekize kadar kafede seni bekledik!
We’ve been waiting for you at the cafe since eight o’clock. inf
Saat sekizden beri kafede seni bekliyoruz.
Where will you go after class? form
Dersten sonra nereye gideceksiniz?
Unfortunately, I can’t speak Arabic as well as you. inf
Maalesef ben senin kadar güzel Arapça konuşamıyorum
These sunglasses are for children
Bu güneş gözlükleri çocuklar için
These sunglasses are suitable for children
Bu güneş gözlükleri çocuklara göre
Fry the onions for about ten minutes
Soğanları on dakika kadar kavurun
We’re looking for curtains for our new house.
Yeni evimiz için perde bakıyoruz.
We won’t see my dad before Kurban Bayramı
Kurban Bayramı’ndan önce babamlarla görüşmeyeceğiz
Sevgi’s baklava is not as tasty as my mum’s baklava
Sevgi’nin baklavası annemin baklavası kadar lezzetli değilmiş
What happened after the Second World War?
İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra neler oldu?
We have a very important test tomorrow
We’ll work till eleven o’clock
Yarın çok önemli bir testimiz var
Saat onbire kadar çalışacağız
Our flight will be delayed by about two hours.
Uçağımız iki saat kadar gecikecek
I’m not as tall as my mum.
annem kadar uzun boylu değilim
Süleyman is not as hardworking as you
Süleyman senin kadar çalışkan değil
These reports must be completed by Wednesday
Bu raporları Çarşamba’ya kadar bitirmek gerekiyor
I’m travelling all the way to Bursa this weekend.
Bu hafta sonu Bursa’ya kadar gidip geleceğim
they’ll come running for about two miles.
iki mil kadar koşup geleceklermiş