P 6 Flashcards
Predominantly
Genelde ağırlıklı olarak
Predominant
Üstün ağır basan hakim
Predominance
Üstünlük hakim olma
Preeminent
Üstümü Seçkin başlıca
Preeminence
Üstün olma üstünlük seçkinlik
Preempt
Önceden ayırmak, bir programı başkası ile değiştirmek
preen
Kendine çeki düzen vermek, kuşum Gaga ile düzeltmesi, tüylerini düzeltmek
Prefabricated
Prefabrik parçaları önceden hazırlanmış
Preface
Önsöz önsöz ile başlamak giriş yapmak
Prefect
Başmemur Reis
Preferable
Daha iyi, tercih edilir
Preferably
Tercihen
Preferential
Tercihli ayrıcalıklı imtiyazlı Öncelikli
Prefix
Ön-ek, alan kodu
Preheat
Önceden ısıtmak
Prejudice
Önyargı önyargı oluşturmak
Prejudicial
Önyargılı zararlı
Preliminary
Ön hazırlayıcı, ilk, hazırlık
Prelude
Başlangıç giriş
premature
Zamanından önce olan erken doğmuş prematüre bebek
Prematurely
Zamansız mevsimsiz
Premeditated
Önceden tasarlanmış
Premeditation
önceden tasarlanma
Premenstrual
Adet öncesi
Premier
Birinci ilk en iyi en önemli Başbakan
Premiere
Gala bir oyunu ilk kez oynamak
Premiership
Başbakanlık başkanlık
Premise
Bina ve müştemilat, önerme
Premium
Prim ödül ikramiye sigorta primi
Premonition
Önsezi uyarma
Prenatal
Doğumdan önceye ait
Preoccupation
Taraflılık endişe kaygı kafası meşgul olma
Preoccupy
Zihnini meşgul etmek
be preoccupied with
Zihni ……………. ile meşgul olmak
Prepaid
Önceden ödenmiş
Preparatory
Hazırlayıcı hazırlık
Preparatory School
Hazırlık Okulu
Preponderance
Çoğunluk üstünlük baskınlık
Preposition
Edat ilgeç
Prepositions of movement
Hareket belirten edatlar: to , from , through
Prepositions of place
Yer bildiren edatlar: in , on , off , behind
Prepositions of time
Zaman bildiren edatlar: at , on
Preposterous
Akıl almaz inanılmaz saçma abes
Prerequisite
Önceden gerekli şey
Prerogative
Ayrıcalık öncelik hakkı
Presage
Önceden görmek içine doğmak
Preschool
Anaokulu okul öncesi
Prescribe
Bir tedaviyi uygun görmek, reçete yazmak
Prescriptive
Sıkı kurallar koyan kuralcı
Prescriptive law
Örf ve adet hukuku
Prescription
Reçete
Present company excepted
söz meclisten dışarı
Presence
Hazır bulunma varlık varoluş
Presenter
Sunucu spiker
Presently
Şimdi hemen birazdan
Presentable
Düzgün görünüşlü şık ve bakımlı
Presentation
Tanıtım sergileme takdim sunuş, Arz
Presentiment
Önsezi içine doğmak malum olma
Present participle
Sonu ing ile biten bir fiilin durumu, durum Ortac,ı faaliyet ismi
Present perfect
Yakın geçmiş zaman
Preservative
Koruyucu madde, bozulmayı önleyici madde, prezervatif
Preserve
Muhafaza etmek korumak
Preservation
Koruma saklama
Preside
Başkanlık etmek
President
Başkan devlet başkanı Cumhurbaşkanı genel müdür rektör
Presidential
Başkanlık Başkanlığa ait
Presidencies
Başkanlık Cumhurbaşkanlığı başkanlık suresi
Press
Basın basın mensupları, matbaa, baskı, sıkacak, herhangi bir şey hafifçe basmak bastırmak 3 yapmak meyve veya sebze nin sıkarak suyunu çıkarmak düzleştirmek ikna etmek için bastırmak sıkıştırmak
Press release
Basın duyurusu
Press conference
Basın toplantısı
Press Box
Haber odası
Pressed
Basılmış sıkıştırılmış
Press office
Basın bürosu
Press officer
Basın irtibat memuru
Press release
Basın bülteni
Pressing
Acil ivedi ısrarlı acil çözüm bekleyen
Press up
şınav
pressure
Yük, baskı ikna etmek için baskı kurma zorlama sıkıştırma
Peer / group treasure
Arkadaş grup baskısı
Tyre pressure
Lastik basıncı
Cabin pressure
Kabin basıncı
Pressure cooker
Basınçlı tencere
Pressure cookering
Basınçlı tencerede pişirme
Pressured
Baskı altında