Simple Rules 1-2-3 Flashcards
mücadele.
combat
doktorlar
physicians
silahlar
weapons, sidearms
sığınıklar
bunkers
havan ateşi
mortar fire
sükunet
lulls
saldırı
onslaught
yaralı
wounded
öğlen
noon
askeri birlikler, askerler
troops
birinin bir yere doğru gitmesi, yönelmesi
head for
gizli
concealed
patlayıcı
patlatmak
explosive
detonate
öfke get angry (phrasal verb)
flash out
değerlendirme
assessment
kanama
bleed
fışkıran
spurting noun
spurt: growth
hayati
vital
nabız
pulse
avuç dolusu
handful
Bir kaç saat içinde
in the span of a few hours
can kayıpları
casualties
akın etmek
influx:
bunaltıcı derecede
overwhelmed
yürütülen,yapılan
conducted
kıt
scarce
doruk, zirve
culmination
başparmak
thumb: baş parmak, temel, baş
temel kurallar
the rules of thumb
azalan
azalan stok
dwindling:: azalan
dwindling stock: azalan stok
ölüm oranı
mortality
Mallar
commodities
karşılaşmak,ratlamak
encounter
bastırılmış
pressed up
koridor
hallway
tahsis edilmiş, ayrılmış
allocated
sağ duyulu bir şekilde
judiciously
şiddetli, ağır, ciddi
ciddiyet
severe
severity
umutsuzca
hopelessly
saldırı
assault
rağmen(herşeye)
despite
devrim
revolution
acımasız, korkunç
grim
öne çıkan, başı çeken
pulling a head
gelişigüzel
haphazard
yığın, kitle
mass
ne olursa olsun
regardless
solunum yolu, solunum
respiratory
kahramanca
heroic
müdahale
intervention
yaygın olarak
widely
burkulmuş
sprained
aşı
vaccine
sürdürmek
retain
kişiye özel
tailored
haberdar olmak, farkında olmak
aware of
bilinçli olarak
consciously
farkına varmak, fark etmek
realize
onaylamak, kabul etme
approval
alkışlanan
acclaimed
intihar
suicide
görselleştirme
visualize
iyi bilinen
iyi niyetli
iyi niyet
well known
well intentioned
well intention
üstü örtülü, üstü kapalı
implicit
ilan etmek
promulgate
kefaletle serbest bırakmak
grant bail
sunmak
confer
present
kapsamak
cover
yerleşmek, uzlaşmaya varmak, uzlaşmak
settle on
özverili, sadık
devoted
temel eksikliği
lack grounding
çerçeve
framework
kader
destiny
katkıda sağladı Katkı sağlamak
esas, temel
fundemantal
yönetme eğilimli(birinden bir şeyden neye eğilimi olduğundan bahsediyoruz)
tend to manage
yıldırıcı, göz korkutucu (bir durum, şey, olay) göz korkutucu mücadele
daunting
öldürücü, ölümcül
lethal
hale gelmek
turn out
izlemek, sürdürmek, yürütmek
tutarlılık,istikrar,kıvam
consistengy
korumak, sürdürmek
maintaining
sezgisel yöntem
Buluşsal yöntem
heuristic
tehdit etmek
threatens
somut, elle tutulur
concrete
kaynaklanmak, ortaya çıkmak
arise
büyük ölçüde
vastly
büyüleyici, etkileyici, ilginç
fascinating
önemliydi
mattered
dolayısıyla
thereby
görünür şekilde, görünüşe göre
apparently
kusurlu
flawed
hayal etmek, düşünmek
envision
tahmin etmek, önceden görmek
anticipate
ihtimal, olası, beklenmedik durum
contingency
tufan,sel,su baskını
deluge
kuraklık
drought
kapatma (musluk vs)
shutoff
yer altı suları
aquifers
yol açar, gerektirir
entail
çim
lawn
heritage
miras
drab display
sıkıcı görüntü
dikkatli
cautious
görüntülemek,görüntü
display
uyuyan,hareketsiz
dormant
drought-tolerent
kuraklığa dayanıklı
faydalanmak
exploit
kesintiler
disruptions
git gide
gradually
aşamalı olarak
incramentally
modası geçmiş
obsolate
drastically
şiddetli bir şekilde
yeniden icat
reinventing
distinctly
kesinlikle
rolls in
içeri girmek
former
eski
batting
sopayla vurma
ortak seçilmiş
co-opted
traded
işlem gören
substantially
esasen, oldukça
versatility
çok yönlülük
exploit
faydalanmak
bugüne kadar
by far
embraced
kucaklandı
demonstrate
göster
tutarlı
coherent
derhal
right off the bat