Telc A2.2 Lektion 9 Flashcards
1
Q
Die Infoveranstaltung
A
Bilgilendirme toplantisi/etkinligi
2
Q
Der Verein
A
Dernek
3
Q
Die Erfahrung
A
Tecrübe
4
Q
Deshalb
A
Bu nedenle
5
Q
Erforderlich
A
Gerekli/Gereken
„für den Job ein Abschluss erforderlich“
6
Q
Der Vortrag
A
Konferans sunum
7
Q
Das Schaubild
A
Grafik
Şematik Görsel
8
Q
Die Pflicht
A
Zorululuk
Sorumluluk
9
Q
Die Pflicht
A
Zorululuk
Sorumluluk
10
Q
Stimmt es?
A
Dogru mu?
11
Q
Der Grundschule
A
Ilk okul
12
Q
Die Gesamtschule
A
Kapsamli okul
13
Q
Das Gymnasium
A
Lise
14
Q
Das Abitur
A
Diploma
15
Q
Getrennt
A
Ayri
Ayrilmis
16
Q
Rechnen
A
Hesaplama
17
Q
Der Fluss
A
Nehir
18
Q
Der Fluss
A
Nehir
19
Q
Die Kunst
A
Sanat
20
Q
Die Religion
A
Din
21
Q
Die Vergangenheit
A
Geçmis
22
Q
Der Tierpfleger
A
Baytar
23
Q
Blöd
A
Aptal
24
Q
Streng
A
Kati
Sert
25
Das weiß sie noch nicht so genau
Bunu henüz tam olarak bilmiyor
26
Hinter
Arka geri
27
Unterschiedlich
FARKLI
ÇEŞİTLI
### Örnek Cümleler:
1. **"Die Meinungen der Experten sind unterschiedlich."**
- **Türkçesi:** "Uzmanların görüşleri farklıdır."
2. **"Wir haben verschiedene, aber gleichwertige Angebote erhalten."**
- **Türkçesi:** "Farklı ama eşit değerli teklifler aldık."
3. **"Die Schüler kommen aus unterschiedlichsten Ländern."**
- **Türkçesi:** "Öğrenciler en çeşitli ülkelerden geliyor."
**"Unterschiedlich"** kelimesi, çeşitli seçenekler veya durumlar arasındaki farklılıkları belirtmek için kullanılır.
28
Schrecklich
Korkunç
Berbat
29
Grußformen
Kapanis selamlamasi
Mit freundlichen Grüßen
30
Anreden
Hitap
Sehr geehrte Damen und Herren
31
Beraten
Ögüt verme
32
Sicher
Emin
33
Lösen
Çözmek
Halletmek
34
Korb werfen
Çöp kutusuna atmak
Pota atmak
35
Umknicken
Burkulma
Bükülme
Kirilma
36
Hingefallen
Düsmek
37
Der Knöchel
Bilek
38
Gipsbein
Alci bacak
39
Die Verfügung
EMIR
TALIMAT
KULLANIM
1. **"Die Verfügung des Direktors muss beachtet werden."**
- **Türkçesi:** "Müdürün talimatına uyulmalıdır."
2. **"Wir haben das Fahrzeug zur Verfügung."**
- **Türkçesi:** "Araç bizim kullanımımızda."
3. **"Die Verfügung tritt am Montag in Kraft."**
- **Türkçesi:** "Talimat Pazartesi günü yürürlüğe giriyor."
**"Verfügung"** kelimesi, resmi ve hukuki bağlamlarda genellikle bir talimat veya emri ifade ederken, günlük dilde de bir şeyin kullanılabilirliğini veya el altında olmasını belirtir.
40
Vereinbaren
"Kararlaştırmak“
"anlaşmak"
„planlamak"
### Örnek Cümleler:
1. **"Lass uns einen Termin für nächste Woche vereinbaren."**
- **Türkçesi:** "Gelecek hafta için bir randevu kararlaştıralım."
2. **"Wir müssen die Details des Vertrags noch vereinbaren."**
- **Türkçesi:** "Sözleşmenin detaylarını henüz kararlaştırmamız gerekiyor."
3. **"Haben Sie einen Termin vereinbart?"**
- **Türkçesi:** "Bir randevu mu kararlaştırdınız?"
**"Vereinbaren"** fiili, bir şeyin birlikte kararlaştırılması veya bir anlaşmanın yapılması anlamında kullanılır. Genellikle resmi veya iş bağlamlarında, randevular, toplantılar ve anlaşmalar için tercih edilir.
41
Vergleichen
Karsilastirmak
42
Der Bericht
Rapor
43
Der Zeugnis
Sertifika
Belge
44
Angst haben
Korkmak
45
Sich Sorgen machen
Endiselenmek
46
Befriedigend
TATMİN EDICI
YETERLI
Eğitimde, bir not veya performans için kullanılan bir terimdir ve genellikle ortalama veya yeterli olarak değerlendirilir.
### Türkçesi:
- **"Befriedigend"**: "Tatmin edici", "memnun edici"
### Örnek Cümleler:
1. **"Das Ergebnis der Prüfung war befriedigend."**
- **Türkçesi:** "Sınav sonucu tatmin ediciydi."
2. **"Ihre Leistung war befriedigend, aber es gibt noch Raum für Verbesserung."**
- **Türkçesi:** "Performansı tatmin ediciydi, ancak gelişim için hala alan var."
3. **"Der Kundenservice war befriedigend, aber nicht herausragend."**
- **Türkçesi:** "Müşteri hizmetleri tatmin ediciydi, ama olağanüstü değildi."
**"Befriedigend"** terimi, genellikle performans veya sonuçların ortalama bir seviyede olduğunu ve beklentileri karşıladığını ifade eder.
47
Mangelhaft
YETERSİZ
EKSIK
Eğitimde, genellikle bir not veya performans değerlendirmesinde düşük başarıyı belirtir.
### Türkçesi:
- **"Mangelhaft"**: "Yetersiz", "eksik"
### Örnek Cümleler:
1. **"Das Ergebnis der Prüfung war mangelhaft."**
- **Türkçesi:** "Sınav sonucu yetersizdi."
2. **"Die Qualität des Produkts ist mangelhaft."**
- **Türkçesi:** "Ürünün kalitesi yetersiz."
3. **"Seine Leistungen in diesem Kurs waren mangelhaft."**
- **Türkçesi:** "Bu dersteki performansı yetersizdi."
**"Mangelhaft"** terimi, genellikle bir şeyin standart veya beklentilere uygun olmadığını ifade eder ve genellikle olumsuz bir değerlendirmeyi belirtir. Eğitimde, genellikle bir not sisteminde en düşük dereceler arasında yer alır.
48
Ausreichend
YETERLI
KAFI
Eğitimde, bir not veya performans için yeterli olduğunu ifade eder.
### Türkçesi:
- **"Ausreichend"**: "Yeterli", "kafi"
### Örnek Cümleler:
1. **"Das Ergebnis war ausreichend, aber nicht besonders gut."**
- **Türkçesi:** "Sonuç yeterliydi ama pek iyi değildi."
2. **"Seine Leistungen in der Prüfung waren ausreichend."**
- **Türkçesi:** "Sınavdaki performansı yeterliydi."
3. **"Die Qualität des Berichts ist ausreichend für eine erste Bewertung."**
- **Türkçesi:** "Raporun kalitesi ilk değerlendirme için yeterli."
**"Ausreichend"** terimi, bir şeyin temel gereksinimleri karşıladığını ancak mükemmeliyet sağlamadığını ifade eder. Eğitimde, genellikle geçer not anlamında kullanılır.
49
Genug
Yeterli
50
Ungenügend
Yetersiz
Eksik