İng-6 Flashcards
1
Q
reveal
/ rɪˈvil /
A
meydana çıkarmak
ortaya çıkarmak
açığa vurmak
2
Q
attribute
/ verb əˈtrɪb yut; noun ˈæ trəˌbyut /
A
atfetmek
dayandırmak
3
Q
constantly
/ ˈkɒn stənt li /
A
sürekli
ikide bir
4
Q
evolution
/ ˌɛv əˈlu ʃən /
A
evrim
gelişim
5
Q
mankind
/ ˈmænˈkaɪnd /
A
insanlık
insan soyu
beşeriyet
6
Q
brilliant
/ ˈbrɪl yənt /
A
parlak
muhteşem
nefis
7
Q
work out
A
işe yaramak
hesaplamak
çözmek
8
Q
equation
/ ɪˈkweɪ ʒən, -ʃən /
A
muadele
denklem
9
Q
orbit
/ ˈɔr bɪt /
A
yörünge
mahrek
10
Q
satellite
/ ˈsæt lˌaɪt /
A
uydu
11
Q
single
A
bekar
tek başına
12
Q
destiny
/ ˈdɛs tə ni /
A
kader
alın yazısı
felek
13
Q
in course of
A
sırasında
14
Q
virtually
/ ˈvɜr tʃu ə li /
A
sanal olarak
15
Q
criticism
/ ˈkrɪt əˌsɪz əm /
A
tenkit
16
Q
figure out
A
halletmek
çözmek
17
Q
grain
/ greɪn /
A
tahıl
18
Q
flour
/ flaʊər /
A
un
19
Q
starch
/ stɑrtʃ /
A
nişasta
20
Q
nutritionally
/ nuˈtrɪʃ ən /
A
beslenme yönünden
21
Q
caused by
A
… tarafından kaynaklanan
22
Q
digestion
/ dɪˈdʒɛs tʃən /
A
sindirim
hazım
23
Q
storing
A
depolama
istif
24
Q
cultivate
/ ˈkʌl təˌveɪt /
A
ekip biçmek
yetiştirmek
25
nutritious
/ nuˈtrɪʃ əs, nyu- /
besleyici
yararlı
besin değeri yüksek
26
depend
/ dɪˈpɛnd /
bağlı olmak
güvenmek
tabi olmak
27
chewing gum
/ ˈtʃu ɪŋ /
sakız
28
immature
/ ˈɪm əˈtʃʊər /
olgunlaşmamış
29
up to this time
şimdiye kadar
şu ana kadar
30
a range of
bir dizi
31
canned
/ kænd /
konserve
32
district
/ ˈdɪs trɪkt /
semt
ilçe
bölge
33
enthusiastic
/ ɛnˌθu ziˈæs tɪk /
coşkulu
hevesli
meraklı
34
substance
/ ˈsʌb stəns /
cisim
madde
35
in vain
beyhude
36
sinful
/ ˈsɪn fəl /
günah
37
loads of
çok
bir sürü
38
sink
/ sɪŋk /
suya batmak
batmak
lavabo
39
fashionable
/ ˈfæʃ ə nə bəl /
modaya uygun
40
serve as
işlevini görmek
41
ornament
/ noun ˈɔr nə mənt; verb ˈɔr nəˌmɛnt, -mənt /
süsleme
süs
42
on their own
tek başına
43
distinctive
/ dɪˈstɪŋk tɪv /
farklı
ayırıcı
44
froth
/ frɔθ, frɒθ /
köpürme
köpürmek
45
heaped
yığılı
tepeleme
46
die out
ortadan kaybolmak
yok olmak
nesli tükenmek
47
clove
/ kloʊv /
karanfil
48
excessive
/ ɪkˈsɛs ɪv /
haddinden fazla
aşırı
49
reluctant
/ rɪˈlʌk tənt /
gönülsüz
isteksiz
50
flavor
/ ˈfleɪ vər /
tat duygusu
tat
lezzet
51
point out
işaret etmek
göstermek
...-e dikkati çekmek
52
be keen on
hevesli olmak
meraklı olmak
53
necessarily
/ ˌnɛs əˈsɛər ə li /
muhakkak
54
identical
/ aɪˈdɛn tɪ kəl /
özdeş
aynı
farksız
55
except for
hariç olmak üzere
dışında
56
scale
/ skeɪl /
ölçek
ölçeklendirmek
57
diminish
/ dɪˈmɪn ɪʃ /
azalmak
eksiltmek
58
shift
/ ʃɪft /
vardiya
değiştirmek
59
aware
/ əˈwɛər /
vâkıf
haberdar
farkında
60
express
/ ɪkˈsprɛs /
ifade etmek
süratli
sarih
61
crank
/ kræŋk /
acayip kimse
garip adam
62
distrust
/ dɪsˈtrʌst /
güvensizlik
emniyetsizlik
63
curiosity
/ ˌkyʊər iˈɒs ɪ ti /
merak
64
justifiable
/ ˈdʒʌs təˌfaɪ ə bəl /
hukuka uygun
hak verilebilir
65
hippy
/ ˈhɪp i /
toplum kurallarına göre yaşamayı reddeden genç
66
conscious
/ ˈkɒn ʃəs /
bilinçli
şuuru yerinde
67
relatively
/ ˈrɛl ə tɪv li /
nispeten
oranla
görece
68
associated with
ile ilişkili
69
convention
/ kənˈvɛn ʃən /
gelenek
70
not surprisingly
beklendiği üzere
71
sort of
çeşit
tür
nevi
72
more and more
gitgide
arttıkça
73
benefit
/ ˈbɛn ə fɪt /
menfaat
çıkar
fayda
74
in the form of
şeklinde
formunda
75
cause
/ kɔz /
neden
sebep
76
typically
/ ˈtɪp ɪ kli /
sıklıkla
77
twice as
iki kez
78
flesh
/ flɛʃ /
et
79
vaccine
/ vækˈsin /
aşı
80
imbalance
/ ɪmˈbæl əns /
muvazenesizlik
81
in short
kısacası
82
prohibit
/ proʊˈhɪb ɪt /
önlemek
önüne geçmek
83
react
/ riˈækt /
tepki göstermek
tepkimek
84
diary
/ ˈdaɪ ə ri /
ruznâme
günlük
hatıra defteri
85
junk food
abur cubur
86
fall into
yer almak
87
gain weight
kilo almak
şişmanlamak
88
whatever
hangi
her çeşit
her türlü
hepsi
89
one way or another
ama öyle ama böyle
90
equipped
/ ɪˈkwɪpt /
mücehhez
donatılmış
91
cornerstone
/ ˈkɔr nərˌstoʊn /
temel
esas
temel taşı
92
aim
/ eɪm /
amaç
hedef
93
desire
/ dɪˈzaɪər /
arzu
istek
94
altogether
/ ˌɔl təˈgɛð ər /
hep beraber
büsbütün
95
fibre
/ ˈfaɪ bər /
lif
96
advisable
/ ædˈvaɪ zə bəl /
akla yatkın
97
lean
/ lin /
yağsız
98
lentil
/ ˈlɛn tɪl /
mercimek
99
emerge
/ ɪˈmɜrdʒ /
ortaya çıkarmak
meydana çıkarmak
100
instill
/ ɪnˈstɪl /
yavaş yavaş öğretmek
damla damla akıtmak
101
good manner
iyi terbiye
iyi huy
102
sense
/ sɛns /
duygu
bilinç
103
by far
açık ara
104
relegate
/ ˈrɛl ɪˌgeɪt /
aşağı bir duruma/mevkiye indirmek
105
stress
/ strɛs /
ehemmiyet
şiddet/kuvvet
106
flexible
/ ˈflɛk sə bəl /
esnek
bükülebilir
107
supposedly
sözümona
söylendiğine göre
108
staid
/ steɪd /
sabit
vakarlı
ağırbaşlı
109
imaginative
/ ɪˈmædʒ ə nə tɪv /
hayal gücü kuvvetli
hayalperest
110
more or less
aşağı yukarı
az çok
iyi kötü
111
imagination
/ ɪˌmædʒ əˈneɪ ʃən /
hayal gücü
hayal
112
importance
/ ɪmˈpɔr tns /
önem
ehemmiyet
113
with the exception of
... hariç olmak üzere
114
etiquette-minded
görgü kurallarına önem veren
115
Spaniard
/ ˈspæn yərd /
ispanyol
116
place
yerleştirmek
117
politeness
nezaket
naziklik
118
confront
/ kənˈfrʌnt /
yüzleştirmek
üstüne gitmek
119
esteem
/ ɪˈstim /
saygı
itibar
120
bewildering
/ bɪˈwɪl dər ɪŋ /
sersemletici
hayret verici
121
conscientious
/ ˌkɒn siˈɛn ʃəs /
insaflılık
vicdanlı olma
122
as for
-e gelince
sorarsanız
derseniz
123
concern
/ kənˈsɜrn /
ilgilendirmek
endişe
kaygı
ilgi
alaka
124
obedience
/ oʊˈbi di əns /
itaat
bağlılık
125
to start with
başlangıçta
ilk zamanlar
her şeyden önce
126
paramount
/ ˈpær əˌmaʊnt /
baş
başlıca
en önemli
127
sentiment
/ ˈsɛn tə mənt /
düşünce
hassaslık
128
questionnaire
/ ˌkwɛs tʃəˈnɛər /
anket
form
129
emphasis
/ ˈɛm fə sɪs /
vurgu
şiddet
kuvvet
130
in order not to
-mamak için
-memek için
131
distort
/ dɪˈstɔrt /
saptırmak
yamultmak
132
misrepresent
/ ˌmɪs rɛp rɪˈzɛnt /
yanlış tanıtmak
yanlış sunmak
133
conceited
/ kənˈsi tɪd /
kibirlilik
134
ingrained
/ ɪnˈgreɪnd, ˈɪnˌgreɪnd /
kökleşmiş
sabitleşmiş
müzmin
135
comet
/ ˈkɒm ɪt /
kuyruklu yıldız
136
perceptibly
somut olarak
anlaşılır bir şekilde
137
visibly
farkedilir bir şekilde
gözle görülür bir şekilde
138
faint
/ feɪnt /
bayılma
güçsüz
düşük kuvvetli
139
collision
/ kəˈlɪʒ ən /
çarpışma
fikir ayrılığı
140
predict
/ prɪˈdɪkt /
öngörmek
önceden söylemek
141
far beyond
çok ötesinde
142
consist of
teşekkül etmek
-den meydana gelmek
143
be liable to
eğiliminde olmak
tabi olmak
144
dry up
kurumak
tükenmek su vb.
145
in what way
ne şekilde
hangi şekilde
146
spacecraft
/ ˈspeɪsˌkræft /
uzay aracı
147
extraterrestrial
/ ˌɛk strə təˈrɛs tri əl /
dünya dışı
dünya dışı varlık
148
fine
/ faɪn /
para cezası
ceza kesmek
iyi/hoş
incecik
149
diameter
/ daɪˈæm ɪ tər /
çap
150
obscure
/ əbˈskyʊər /
örtmek
saklamak
151
melt
/ mɛlt /
eritmek
erimek
152
transmitter
/ trænsˈmɪt ər /
aktarıcı
verici
telsiz
153
pick up
toplamak
almak (bir yere gelip/gidip birini)
154
nearby
/ ˈnɪərˈbaɪ /
yakında
civarında
155
cautious
/ ˈkɔ ʃəs /
ihtiyatlı
müdebbir
tedbirli
156
resemble
/ rɪˈzɛm bəl /
benzemek
andırmak
157
plentiful
/ ˈplɛn tɪ fəl /
çok
bol bol
158
favorable
/ ˈfeɪ vər ə bəl, ˈfeɪv rə- /
elverişli
uygun
olumlu
lehte
159
after all
nihayet
sonuç olarak
160
sand
/ sænd /
kum
161
telegram
/ ˈtɛl ɪˌgræm /
telgraf
162
inner
/ ˈɪn ər /
iç
içerideki
163
boulder
/ ˈboʊl dər /
iri kaya parçası
164
polar
/ ˈpoʊ lər /
kutup
165
ice cap
buzul
166
vast
/ væst /
uçsuz bucaksız
167
harsh
/ hɑrʃ /
haşin
sert
168
actually
/ ˈæk tʃu ə li /
fiilen
gerçekten
aslında
169
wardrobe
/ ˈwɔr droʊb /
dolab
gardırop
170
supply
/ səˈplaɪ /
arz
tedarik
ikmal
171
pressure
/ ˈprɛʃ ər /
basınç
baskı
172
fluid
/ ˈflu ɪd /
sıvı
akışkan
173
insulate
/ ˈɪn səˌleɪt /
izole etmek
174
outfit
/ ˈaʊtˌfɪt /
ekip
araç-gereç
175
launch
/ lɔntʃ, lɑntʃ /
başlatmak (yeni işi)
176
accumulate
/ əˈkyu myəˌleɪt /
biriktirmek
birikmek
yığmak
177
mobility
/ moʊˈbɪl ɪ ti /
hareketlilik
oynaklık
taşınırlık
178
assemble
/ əˈsɛm bəl /
parçaları birleştirmek
toplaşmak
bir araya koymak
179
cost-effective
ucuz
uygun maliyetli
180
reuse
yeniden kullanma
181
garment
/ ˈgɑr mənt /
giysi
elbise
182
deprivation
/ ˌdɛp rəˈveɪ ʃən /
mahrumiyet
yokluk
183
demon
/ ˈdi mən /
iblis
184
log
/ lɔg, lɒg /
kütük
185
monk
/ mʌŋk /
keşiş
186
heaven
/ ˈhɛv ən /
cennet
gökyüzü
