24.4.1336 Cumartesi (10-sağ) Flashcards
ﻣﻠﻬﻢ
(Ar. ilhām “kalbine telkin etmek”ten mulhem)
1. İçe doğmuş, ilham edilmiş
ﻣﺪﺍﻭﻡ
(Ar. mudâvemet “devam etmek”ten mudāvim)
- Bir yere devam eden, devamlı gidip gelen (kimse):
ﻣﻬﺎﻡ
(Ar. muhimm “önemli iş”in çoğul şekli mehāmm)
Önemli işler, gerekli olan şeyler:
ﺗﻜﻤﻴﻞ
(Ar. kemāl “tam olmak”tan tekmіl)
- Tamamlama, bitirme.
ﺍﻟﻮﻳﻪ
(Ar. livā’ “sancak”ın çoğul şekli elviye)
[Elviyye şekli doğru değildir] Livâlar, sancaklar, idârî teşkîlâtta vilâyetle kazâ arası kabul edilen mutasarrıflıklar.
ﻃﺒﻘﺎﺕ
(Ar. ṭabaḳa’nın çoğul eki -āt almış şekli ṭabaḳāt)
- Tabakalar, katlar.
- Sınıflar, zümreler:
ﺑﺎﻟﻨﺘﻴﺠﻪ
(Ar. harf-i cer bi- ve netіce’nin harf-i tarif almış şekli en-netіce ile bi’n-netіce)
Netîce olarak, sonuçta, sonuç olarak:
ﻣﺠﻬّﺰ
(Ar. techіz “donatmak”tan mucehhez)
Yapacağı iş için gerekli her türlü malzeme ile donanmış, hazır duruma getirilmiş, donatılmış, techiz edilmiş:
ﻣﺘﻴﻘّﻆ
ﻣﺘﻴﻘّﻆ) sıf. ve zf. (Ar. teyaḳḳuẓ “uyanık olmak”tan muteyaḳḳiẓ)
1. Uykudan uyanmış, uyanık.
ﺗﺨﻴّﻞ
(Ar. ḫayl – ḫayāl “zannetmek”ten teḫayyul)
Daha önce duyu organları ile idrak edilmiş bir şeyi, o şey karşımızda mevcut olmadığı bir an veya mekânda zihinde şekillendirme, hayalde canlandırma:
ﺍﻭﺻﺎﻒ
(Ar. vaṣf’ın çoğul şekli evṣāf) Nitelikler, vasıflar
ﻣﻈﺎﻫﺮﺕ
(Ar. ẓahr “yardım etmek”ten muẓāheret)
Arka çıkma, destek olma, yardım etme:
(ﺗﺨﺎﻟﻒ)
. (Ar. ḫulf “akıl ve mantığa aykırı olmak” veya ḫilf “birbirinden değişik şey”den teḫāluf)
Birbirine zıt olma, aykırı olma
(ﻣﻨﺎﻓﺮﺕ)
(Ar. nefret “tiksinmek, yüz çevirmek”ten munāferet)
Birbirinden nefret etme, birbirini sevmeme, sevişmeme:
ﺗﻔﺴّﺦ
(Ar. fesḫ “bozmak, ifsat etmek”ten tefessuḫ)
Bozulma, çürüyüp dökülme, çürüyüp kokma: