New Words - 13 Flashcards
1
Q
unity
A
birlik
dayanışma
ittifak
2
Q
revolve
A
dönmek
3
Q
prior
A
önceden
daha önce olan
4
Q
interpret
A
yorumlamak
5
Q
stack
A
yığın
6
Q
peer
A
eş
akran
7
Q
fortunate
A
şanslı
kısmetli
8
Q
goodwill
A
iyi hal
9
Q
winding
A
dönemeç
dolambaç
10
Q
overnight
A
dün akşam
bir gece için olan
11
Q
accumulate
A
biriktirmek
(save / collect)
12
Q
left off
A
dışlanmış
ortada bırakılmış
13
Q
up until now
A
şu ana kadar
bu güne kadar
(so far / by now)
14
Q
for short
A
kısaca
kısacası
15
Q
indication
A
belirti
sign
sympthom
16
Q
imaginary
A
hayali
17
Q
imaginary
A
hayali
18
Q
imagination
A
hayal gücü
19
Q
pleasing
A
memnuniyet verici
hoşa giden
20
Q
transition
A
geçiş
21
Q
promote
A
desteklemek
tanıtımını yapmak
22
Q
deck
A
deste
23
Q
consist
A
-den meydana gelmek
dayanmak
24
Q
regardless
A
ne olursa olsun
kayıtsız
aldırışsız
dikkatsiz
önem vermeyen
25
tailor
terzi
giysi dikip biçen kimse
26
adaptable
uyabilen
uyum sağlayan
27
approach
yaklaşım
28
table of contents
içindekiler listesi
29
expect
ummak
beklemek
ümit etmek
30
executive
yönetici
31
chart
çizelge
şema
32
illustrate
illustration
örneklerle açıklamak/resimlendirmek/anlatmak
örnekleme / açıklama
33
clarify
berraklaştırmak
açıklamak
aydınlığa kavuşturmak
34
foster
evlatlık / üvey
teşvik etmek (encourage) / büyütmek
35
dig into
sokmak
saplamak
delmek
36
refer
anmak
bahsetmek
37
particular
özel
belirli
38
quote
alıntı yapmak
39
opposition
aykırılık
muhalefet
40
fellow
hemcins
aynı tür
41
urgent
ivedi
acil
42
sneaky
sinsi
gizliden gizliye
43
likely
büüyk ihtimalle
mantıklı
44
bucket
kova
45
end up
sonuçlandırmak
bitirmek
46
recipe
yemek tarifi
47
on a regular basis
düzenli olarak (regularly)
48
repeatedly
tekrar tekrar
aralıksız olarak
49
express
ifade etmek
50
retain
sürdürmek
51
dedicated
ithaf olunmuş
kendini işine adamış
52
hook
kanca
çengel
53
captivating
büyüleyici
çekici
54
concise
özlü
kısa
kestirme
55
ramble
başıboş gezmek
gezinme
56
compel
zorlamak (force)
mecbur etmek (obligate)
57
compelling
zorlu
zorlayıcı
58
fright
korku
dehşet
59
persuade
persuasive
ikna etmek (convince)
ikna edici (convincing)
inandırıcı
60
affinity
yakınlık
akrabalık
(proximity)
61
visualize
gözünde canlandırmak
hayalinde canlandırmak
62
nailed it
başarmak (achieve / succeed)
63
triumph
zafer / galibiyet (victory)
64
chest
göğüs
65
trip over
takılıp düşmek
66
stumble
sendelemek
tökezlemek
67
imperfection
eksiklik (defficiency)(lack)
noksan
kusurluluk
68
dive into
dalmak
bir şeyin içine dalmak
69
hang off
bir şey yapmadan beklemek
70
distinguish
ayırt etmek
farkı görmek
farketmek
71
overall
bir uçtan bir uca
etraflı
tüm
72
vast
uçsuz bucaksız
73
ordering
sipariş
ısmarlama
sıralama
74
division
bölme
75
cue
işaret
76
heading
başlık
77
e-commerce
e ticaret
78
typeface
harf karakteri
79
debate
çekişme
tartışma
80
serenity
sakinlik
dinginlik
sükunet
81
focal
odakla ilgili
odak
odağa ait
82
cheerful
neşeli
neşelendirici
mutluluk veren
83
key point
key takeaway
bir işin püf noktası
84
accent color
ara renk
85
prosperity
refah
bolluk
86
connotation
çağrıştırdığı anlam
87
hue
renk tonu
88
impact
darbe
etki
89
altogether
tümüyle
büsbütün
90
widespread
yaygın
91
convenient
münasip
müsait
uygun
92
though
-diği halde / her ne kadar
(-Nina didn't phone, even though she said she would.)(And though she is quite small, she's very strong.)
ama / bununla beraber
(-They are coming next week, though I don't know when.)(-The restaurant serves good, though extremely expensive, food.)
-diği halde / ama
(-He went out, (even) though it was raining.)
gene de (however)
(-I wish I hadn't done it, though.)(Yine de keşke yapmasaydım.)
93
fondly
severek
şevkatle
sevgiyle
94
uncluttered
düzenli
az eşyalı oda
karışık olmayan
(tidy)
95
decrease / reduction
increase
reduce
azalma
artma / artış / arttırmak
azaltmak / düşürmek / eksiltmek
96
neat
düzenli
tertipli
97
leverage
kaldıraç gücü
güçlendirmek (strengthen / reinforce)
geliştirmek (enhance / improve / develop)
98
tightly
sıkıca
sıkı sıkı
99
tempting
ayartıcı
çekicilik
cezbedici
100
tempt
kışkırtmak
kanına girmek
baştan çıkartmak
101
retention
tutulma
alıkoyma
muhafaza
102
bother
zahmet
sıkıntı
canını sıkmak
sıkmak
sinir bozmak
103
Containment
Sınır çizme
Çevreleme
İçerme
Kapsama
104
Neat
Düzenli
Tertipli
105
Alley
Patika
Ağaçlıklı yol
Geçit
Ara yol
106
Distinguish
Ayırt etmek
Farkı görmek
107
Division
Bölme
108
Attract
Attracting
Cezbetmek
Cazip etkileyici çekici
109
simultaneously
Eş zamanlı olarak
110
Orient
Yönlendirmek
111
Opposing
Karşı
Ters düşme
112
Shopper
Alışveriş yapan kimse
Müşteri (customer, client)
113
Sparingly
Tutumlu bir şekilde
Az bir şekilde
114
Gaze
Dik dik bakış
Sürekli bakış
115
Polka dotted section
Puantiyeli bölüm
116
Pie chart
Dilim grafik
117
Universally
Evrensel olarak
118
Distract
Dikkat dağıtmak
Dikkatini başka yöne çekmek
119
Heading
Başlık
120
Correspond
Tekabül etmek
121
Widget
Ivır zıvır
Zımbırtı
Küçğk mekanik cihaz
Akıllı telefonlarda kullanılan minik araçlar
122
Magnifying glass
Büyüteç
123
Unity
Birlik
Dayanışma
124
Clown
Palyaço
Soytarı
125
Disproportionately
Orantısız olarak
126
Beside
be beside oneself
am/is/are beside the point
Yanında / Üstelik / Diğer taraftan / -e göre kıyasla (she looks short beside her sister.)
he was beside himself with rage. (kendini kaybetmek)
you will have to go. Whether you want to or not is beside the point.
127
Aside
Bir tarafa (bırakırsak)
128
Subtle
Hemen göze çarpmayan
129
Come in handy
Yararı dokunmak
İşe yaramak
130
Well balanced
İyi dengelenmiş
131
User friendly
Kullanıcıyla dost
Kullanışlı
132
Shrink
Küçülmek
Küçültmek
133
Consolidated
Birleşmiş
Birleştirilmiş
134
Depict
Tanımlama
Tarif
Tasvir