Second Variety Flashcards
nasty
çirkin, berbat, kirli
ragged
düzensiz, tırtıklı
glanced
göz, bakış atmak
set
hazır, ayarlamak
reach up
kadar ulaşmak
wipe
silmek, temizlemek
perspiration
terleme, ter
collar
yaka, boyunluk
features
konaklamak, sunmak
squarely
doğrudan
squarely
doğrudan, dürüstçe
somber
kasvetli, hüzünlü, somurtkan
tense
gerilmek
tensed
gergin
ash
kül
yellowing
sararmış, sapsarı
uneasy
tedirgin
fidgety
huzursuz, yerinde duramaz
Get set
hazır ol
stubbled
orta boyda şekilsiz sakal, bıyık
tape
bant
bristles
kıllar
dull
sönük, kör
race
koşmak
treads
basamak, sırt
whirring
pırpır
prostrate
secde etmek
murmure
diye mırıldanmak
better-off
daha iyi durumda
shakily
titreyerek
peer into
içine bakmak
blunt
çıkıntılı
tab
hesap
pat
hafifçe vurmak, okşamak
prongs
çatal
striding
uzun adımlarla
squinted
gözlerini kısmak
stiffening
sertleşmek
immobility
hareketsizlik
eyestalks
göz sapı
pry
zorla açmak
scrabbling
sürtmek
shuddered
titremek, ürperek
intently
dikkatle
unscrew
sökmek
grunt
homurdanmak
take time
acele etmemek
terms
şartlar
pond
kafa yormak, düşünmek
stalk
sap
lid shut
kapakların kapanması
crisp
kırışık, canlı, gıcır gıcır
contrast
tezat oluşturmak
level over
göndermek
slip
fiş
consult
bakmak
grave 2
ciddi, acil
rub
ovuşturmak
gaze
bakmak
Relentless
acımasız
Anyhow
nasılsa
rubble
moloz
stood
durarak
stir
kıpırdamak
trunk
gövde
lickety-split
çarçabuk, hemen
sideline
ek iş
undulating
dalgalı, dalgalanan
inquiringly
sorgulayıcı
squat
çömelmiş
hurry on
acele etmek
blast off
silinmek
heap
yığın
sewers
kanalizasyon
cellar
mahzen
a handful
bir avuç
fire off
fırlatılmak
complexion
şekil (savaşın)
knock off
yere sermek
cunning
kurnaz, sinsi, şeytani
feeler
anten
uncanny
esrarengiz, korkunç, acayip
churning
çalkantılı
wage
yürütmek
whistling
fısıldamak, guruldamak
standpoint
bakım (nitelik)
dart
hızlıca hareket etmek
stamp out
kökünü kurutmak
staying long way off
uzakta kalmak
heaps
yığın
toss away
fırlatıp atmak
match
kibrit
jerk up
kaldırmak
stunted
bodur
faded
soluk
rag
yırtılmış
matted
keçeleşmiş
held out
uzatmak
settlement
yerleşim
nod
başını aşağı yukarı sallamak
sterile
kısır
pipecleaners
pipo temizleyici
knobby
tokmak gibi
rough
pürüzlü, sert
bend down
eğilmek
straighten up
doğrulmak
fumble
karıştırmak (çantayı)
toss down
yere atmak
shift
kımıldamak, kıpırdamak
It made too good a target
çok iyi bir hedef oldu
beside
yan
strode along
ilerlemek
clutching
sarılmak, tutmak
go away
uzaklara gitmek
Stoic
sabırlı
glance down
yere bakmak
Withdrawn
içe kapanık
grip
sarmak (durum, olay)
fatalism
fate
determining
belirleyici
brute
zalim, vahşi
How did you happen to see me?
Nasıl oldu da beni gördün?
set
büzmek
grimly
ciddiyetle, acımasızca
gophers
sincap, köstebek
rotten
çürümüş
coast
gezinmek
trail
takip etmek
hollow
oyuk
slabs
levha
heap up
yığmak
bleak
kasvetli
stump
kütük
blew
savrulmak
mutton
koyun eti
knobby
yumru-yumru
pass back
geri vermek
shrug
kaşlarını çatmak
Suit yourself
sen bilirsin
stamp out
söndürmek
rise
ayağa kalkma
tricky
kurnaz
slipup
hata yapma olasılığı
slag
sürtük
charred
yanmış, kömürlenmiş
muzzle
namnu
plod
advance
pick way
ilerlemek
streaked
çizgili
riverlets
nehirler halinde
wipe
silmek
stride
adım atmak
tight-lipped
ağzı sıkı
run
uzanmak
top
kaplı
vine
sarmaşık