Other Words Flashcards
share
paylaş
skim
gözden geçirmek
article
makale
ordinary
sıradan, normal
rent
kiralamak
click
tıklamak
almost
neredeyse
profitable
kazançlı, karlı
society
toplum, topluluk
general
genel
vocation
tatil
private
kişisel, gizlilik
what effect does this have?
bunun ne gibi bir etkisi var?
receive
kabul etmek, ev sahipliği
salary
maaş
still
hala, yine
employee
çalışan
taxes
vergi
govern
yönetmek
government
hükümet
many people
birçok insan
might
belki
even
hatta, bile
then
sonra
instead
yerine
own
kendisinin
trip
gezi, yolculuk
fee
ücret
debate
tartışmak
environment
çevrem, ortam
pollution
kirlilik
public
halka açık
kinder
daha nazik
than
-dan, -den
offer
teklif, sunmak
order
sipariş
dishes
bulaşıklar
neighbor
komşu
neighborhood
mahale
eaten
artık, yenilmiş
trust
güvenmek
strict
sıkı, katı
regulations
yönetmelik
make sure
emin olmak
doubt
şüphe
there is no doubt
şüphe yok ki!
worth
değer, bedel
fair
adil, uygun, makul
remain
kalmak, sürmek
equal
eşit
leftover
artık, kullanılmış
sailor
denizci
sink
batmak
excessive
aşırı
rainfall
yağmur
affect
etki
plant
bitki
crop
ekin, mahsul
judge
yargılamak, hakim
without
olmadan
without knowing
bilmeden
development
geliştirme, kalkındırma
land
arazi, toprak
hunter
avcı
gotherer
tarım işçisi, koleksiyoncu
settle
yerleşmek, yetinmek
gather
toplamak
marry
evlenmek
absence
yokluk
certain
kesin
certainty
kesinlik
dry
kuru
all over
her yerde, baştan
ditches
su yolu, hendek
anyway
her neyse
probably
muhtemelen
skin
cilt
per cent
yüzde, %
cells
hücre
bacteria
bakteri
mites
kene
atom
atom
series
seri, sıra
interviews
röpörtaj
able
-ebilen
by - product
yan ürün
ensure
sağlamak, garantiye almak
advice
tavsiye
ı would like
isterim
place
yer
placing
yerleştirmek
by placing
yerleştirerek
earthquake
deprem
prone
yatkın, eğilimli
tremors
titremeler
worn
uyarmak
accident
kaza
as usual!
her zamanki gibi
ruin
harabe, mahfetmek, bozmak
views
görmeki görüş, bakış açısı
cause
neden olmak
immesurable
ölçülemez, sınırsız
completely
tamamen
expect
beklemek, ummak
unexpect
beklenmedik
sudden
ani, beklenmedik
constant
sürekli
poor
kötü
letter
mektup
criticize
eleştirmek
criticism
eleştiri
opponent
rakip, muhalif
importance
önem
education
eğitim
mid-nineteenth
on dokuzuncu
in the mid-nineteenth
on dokuzuncu yüzyılın ortaları
century
yüzyıl
large numbers
çok sayıda
emigrate
göç etmek
hiker
yürüyüşçü
icy
buzlu
trail
patika
despite
rağmen
diving board
dalış tahtası
into the pool
havuzun içine
value
değer
stock
hisse senedi
arrest
tutuklamak
warmer
daha sıcak, ısıtıcı
advenced
gelişmiş, ileri
ancestor
ata, soy
seat
koltuk
heat
ısı
heated
ısıtılmış
retired
emekli
took
almak, çekmek
took control
kontrolü almak
primarily
öncelikle, başlıca
harvest
hasat, ürün
shape
şekil, biçim, form
throat
boğaz
ape
maymun
ability
yetenek, beceri
eating
yiyerek
catching
yakalayarak
kept from seeing
görmekten alıkoydu
kept from playing guitar
gitar çalmaktan kaçındı
once
bir kere, bir zamanlar
more than once a month
ayda bir kereden fazla
river
nehir
locate
yerleştirmek
stream
akıntı
upstream
akıntıya karşı
prolanged
uzun, uzatılmış
treasury
hazine
unwanted
istenmeyen
possessions
mal, mülk
cruelly
zalimce
coal
kömür
same
aynı
environment
çevre
protection
koruma (n)
protect
korumak
agency
ajans
pollutant
kirletici madde
regulate
düzenlemek
has / have caused
neden olmuştur
species
tür
threaten
tehdit etmek
member
üye
dry
kurutmak
ladder
merdiven
restraint
kısıtlama
self-restraint
kendine hakim olma
soon
yakında
source
kaynak
consumption
tüketim, harcama
crude
ham, işlenmemiş
lonely
yalnız
field
alan, çayır
rail
parmaklık
veil
maske
trade
değiştirmek
ashes
küller
breeze
esinti
comfort
konfor
exchange
takas etmek
cage
kafes
soul
ruh
bowl
kap, kase
ground
yer, zemin, toprak
itchy
kaşıntılı
feet
ayaklar
fade
solmak, karartmak
bury
gizlemek, gömmek
ear
kulak
carry
taşımak
as you can see!
gördüğün gibi
worm
kurtçuk, solucan
divide
bölmek
divided
bölünmüş
beyond
ötesinde
advice
tavsiye (n)
adivise
tavsiye vermek (v)
their watches
saatlerini
arrive
varmak (v)
arrival
varış, geliş (n)
arriving
varmadan, gelmeden
new time zone
yeni saat dilimi
decision
karar (n)
build
inşa etmek (v)
housing pattern
konut modeli
without any thought
düşünülmeden
value
değer (n)
decade
onyıl (n)
decade of
onlarca yıl
several
birkaç (adj)
decrease
azalmak (v)
coach
koç (n)
each
her, her bir (adj)
potential
potansiyel (n)
main
ana (n / adj)
average
ortalama (n / adj)
spend
harcamak (v)
answer
cevap (n) , cevaplamak (v)
among
arasında
highhest
en yüksek (adj)
grass
çim, çimen, ot (n)
per day
günde
volunteer
gönüllü (n)
have been asked
istendi
have been loved
sevildi