İF'AL BABI Flashcards
ﺍﻛﺮﺍﻡ
(Ar. kerem “kıymetli olmak, cömert olmak, iyi olmak”tan ikrām)
ﺍﺩﺧﺎﻝ
(Ar. duḫūl “bir yere girmek”ten idḫāl)
1. İçeri koyma, içeri sokma, dâhil etme:
ﺍﻋﻼﻡ
(Ar. ‘ilm “bilmek, anlamak”tan i‘lām)
1. Bildirme, anlatma:
ﺍﻓﻬﺎﻡ
(Ar. fehm “anlamak, bilmek”ten ifhām) Anlatma, bildirme; anlatılma, bildirilme
ﺍﺳﻤﺎﻉ
(Ar. sem‘ “işitmek, dinlemek”ten ismā‘) İşittirme:
ﺍﺑﻼﻍ
(Ar. bulūġ “varmak, erişmek, ulaşmak”tan iblāġ)
1. (Bir şeyi) İstenen yere veya kimseye ulaştırma, eriştirme.
ﺍﺑﺬﺍﻝ
(Ar. beẕl “bol bol vermek”ten ibẕāl) [Türkçe’de türetilmiştir] Esirgemeden bol bol verme,
ﺍﺑﺮﺍﻡ
(Ar. berem “bıkmak, usanmak”tan ibrām) Bıktırıncaya kadar üstüne düşme, can sıkacak şekilde ısrar etme, zorlama:
ﺍﺑﻌﺎﺩ
(Ar. bu‘d “uzak olmak”tan ib‘ād) Uzaklaştırma, kovma, tardetme
ﺍﺧﻼﻝ
. (Ar. ḫalel “bozukluk”tan iḫlāl) Bozma, sakatlama, halel getirme
ﺍﺳﻜﺎﻥ
(Ar. sukūn “sâkin olmak”tan iskān)
ﺍﻇﻬﺎﺭ
(Ar. ẓuhūr “açığa çıkmak, âşikâr olmak”tan iẓhār)
ﺍﻓﺮﺍﻁ
(Ar. farṭ “aşırı gitmek, ileri geçmek”ten ifrāṭ) Aşırı gitme, ölçüyü aşma, gereğinden fazla ileri gitme
ﺍﺑﺮﺍﺯ
(Ar. bürūz “gizlendikten sonra ortaya çıkmak”tan ibrāz) Ortaya koyma, gösterm
ﺍﺑﻄﺎﻝ
(Ar. buṭlān “hükümsüz olmak, fâsit olmak”tan ibṭāl)
ﺍﺟﻤﺎﻉ
(Ar. cem‘ “dağınık şeyleri toplamak”tan icmā‘)
1. Bir hususta ittifak etme, aynı görüşte birleşme.
ﺍﺭﺳﺎﻝ
(Ar. resel > irsāl) Gönderme, yollama:
ﺍﺻﻼﺡ
(Ar. ṣalāḥ “iyi olmak, uygun olmak”tan iṣlāḥ)
ﺍﻋﻤﺎﻝ
Ar. ‘amel “işlemek, yapmak, icrâ etmek”ten i‘māl)
ﺍﻟﺤﺎﻕ
(Ar. laḥḳ’tan ilḥāḳ)
1. (Bir şeyi) Bir yere katma, ekleme, ilâve etme.