Words English To Turkish Flashcards
Tall
Uzun
Strong
Güçlü
Lazy
Tembel
Rich
Zengin
Poor
Fakir
Sad
Üzgün
Alone
Yalnız
Successful
Başarılı
Skinny
Zayıf
Slim
İnce
Thoughtful
Düşünceli
Fat
Şişman
Unavailable
Meşgul
Lesson
Ders
Hard working
Çalışkan
Live
Otur
Sit
Otur
Listen
Dinle
Face
Yuz
You think (short)
Sence
I think (short)
Bence
Think
Düşün
Angry
Kızgın
Annoyed
Sinirli
Sorry
Kusura bakma
I apologise
Özür dilerim
Excuse me
Affedersiniz
Get well soon
Geçmiş olsun
Well done
Aferin
What’s up
Naber
Not bad
Eh işte
Kind
Kibar
Brave
Cesur
Ugly
Çirkin
To play
Oynamak
Let’s
Hadi
Single
Bekâr
Advert
Reklam
Witty
Esprili
Anymore
Artık
Yet
Henüz
I want
Istiyorum
I don’t want
İstemiyorum
To see
Görmek
Too much
Çok fazla
Nothing
Hiçbir şey
No one
Hiç kimse
Crazy
Çılgın
Mad
Deli
New
Yeni
To drive
Sürmek
To explore/travel
Gezmek
To ride
Binmek
Usually
Genelde
Morning
Sabah
To forget
Unutmak
Map
Harita
Guide
Rehber
To miss (not ozlemek)
Kaçırmak
Broken
Bozuk
To get down/off
Inmek
Rarely
Nadiren
Unpredictable
Tahmin edilemez
Degrees
Derece
Before
Önce
To pull (or take picture)
Çekmek
Someone pulling you (or taking picture of you)
Çekinmek
Other/what else/anything else
Başka
Dark
Karanlık
Friend
Arkadaş
Fun
Eğelenceli
Maybe
Belki
Busy
Yoğun
I need
Lazım
Unfortunately
Maalesef
Sunny
Güneşli
Early
Erken
I am late
Geç kaldım
To like (appearance)
Beğenmek
I’m sorry (eg for your loss)
Üzüldüm
I’m cold
Üşüdüm
To give
Vermek
Boring
Sıkıcı
I’m bored
Sıkıldım
Fun
Eğlence
To find
Bulmak
Means/to say
Demek
To be
Olmak
To stay
Kalmak
Any
Hiç
Enemy
Düşman
City
Şehir
Quite
Oldukça
Person
İnsan
Victim
Kurban
Guest
Misafir
Adult
Yetişkin
Customer
Müşteri
Thief
Hırsız
Madam/lady
Hanımefendi
Holiday
Tatil
Next
Sonraki
In the middle
Ortada/ortasında if two nouns involved
Near/soon
Yakında/yakınında if two nouns
When I was little
Küçükken
Tree
Ağaç
Clothes shop
Mağaza
Shop
Dükkan
To start
Başlamak
Position
Durum
Come and
Gelip
To Come together
Bir araya gelmek
To squeeze
Sıkmak
Each other
Birbirimize
Even
Hatta/bile
Future
İleri
In the future
İleride
To create
Kurmak
Dream
Hayal
Podium/stage
Sahne
To try
Denemek
To live
Yaşamak
Together/in unity
Birlikte
To explain
Anlatmak
If we want
İsterik
For example
Mesela
Ready
Hazır
To prepare
Hazırlamak
Especially
Özellikle
Normally
Normalde
To be able
Yapabilmek
I would recommend
Tavsiye ediyorum
If
Eğer
At the moment
Anda (eg aynı anda means at the same time)
Help
Yardım
As if/ It’s like
Sanki
Plenty/abundantly
Bol bol
While
Yaparken
To have trouble
Sıkıntı yaşamak
Effort
Çaba
There is no need
Gerek yok
Why
Niye/neden
Anyway
Neyse
Already
Zaten
To develop/improve
Geliştirmek
Myself
Kendim
Regret
Pişman
So/that’s why
Bu yüzden
I wish/if only
Keşke
Included
Dahil
Discount
İndirim
Separate
Ayrı
Cheap
Ucuz
Huge
Kocaman
To Hug
Sarılmak
İhtiyaç/ihtiyacım
Need/I need
Need/I need
İhtiyaç/ihtiyacım
To meet
Karşılamak
Stuff
Eşyaları
Attractive
Çekici
Wavy
Dalgalı
Wave
Dalga
To leave/abandon/quit
Bırakmak
Emergency
Acil
To suggest
Önermek
Myself
Kendim
Separate
Ayrı
Free (of cost)
Ücretsiz