Vocab Flashcards
prevalance
yaygınlık
geçerlilik
currency
stimuli
teşvik edici şeyler
stimulis
teşvik edici şey
withdrawal
to remove
or
uyuşturucu bağımlılarındaki yoksunluk
strive for
çabalamak
alienate
aralarını açmak
allievate
hafifletmek
etkisini azaltmak
foster
encourage
or
koruyucu aile
pioneering
öncülük eden
apparent
obvious
paramount
more important than anything else
prevalent
widespread
ubiqitous
widespread
disproporiontely
orantısızca
substantially
önemli ölçüde
bend
bükmek
bükülmek
outbreak
patlak vermek
prevalent
yaygın
marker
gösterge
the minimum wage is a great marker for economical growth
liable
sorumlu
yükümlü
assemble
birleştirmek
toparlamak
coincide
rastlamak
çakışmak
denk gelmek
inborn
doğuştan
beneficiary
hak sahibi
yararlanıcı
beak
gaga
dig
kazmak
conscience
vicdan
cater
karşılamak
My sister catered the guests
conservative
tutucu
muhafazakar
equivalent
eşdeğer
emit
yaymak
electrical cars do not emit greenhouse gases
preservation
koruma
muhafaza