Verbs Flashcards
To make, to do
yapmak — “to make, to do”
ben yapıyorum — “I do”
sen yapıyorsun — “you (singular) do”
o yapıyor — “he/she/it does”
biz yapıyoruz — “we do”
siz yapıyorsunuz — “you (plural) do”
onlar yapıyorlar — “they do”
Ne yapıyorsun? (What are you doing?”)
To go
gitmek — “to go”
ben gidiyorum
sen gidiyorsun
o gidiyor
biz gidiyoruz
siz gidiyorsunuz
onlar gidiyorlar
Türkiye’ye gidiyoruz. (We’re going to Turkey.)
To come
gelmek — “to come”
ben geliyorum
sen geliyorsun
o geliyor
biz geliyoruz
siz geliyorsunuz
onlar geliyorlar
Sen de gel! (Come with!)
If you leave off the ending -mek/-mak in the infinitive, you get the singular imperative form, e.g. Gel! (“Come!”) or Git! (“Go!”).
To take, to buy, to get
almak — “to take, to buy, to get”
ben alıyorum
sen alıyorsun
o alıyor
biz alıyoruz
siz alıyorsunuz
onlar alıyorlar
Ekmek de al! (Buy bread too!)
To know
*to be able to
bilmek — “to know, to be able to”
ben biliyorum-I know
*Affixed in other verbs to become “To be able to”
Gelebilmek-to be able to come
Biraz türkçe konuşabiliyorum-I can speak a little Turkish
To speak
konuşmak — “to speak”
ben konuşuyorum
sen konuşuyorsun
o konuşuyor
biz konuşuyoruz
siz konuşuyorsunuz
onlar konuşuyorlar
To read, to study, to go to school
okumak — “to read, to study, to go to school”
ben okuyorum
sen okuyorsun
o okuyor
biz okuyoruz
siz okuyorsunuz
onlar okuyorlar
To like, to love
sevmek — “to like, to love”
ben seviyorum
sen seviyorsun
o seviyor
biz seviyoruz
siz seviyorsunuz
onlar seviyorlar
To say, to mean
demek — “to say, to mean”
ben diyorum
sen diyorsun
o diyor
biz diyoruz
siz diyorsunuz
onlar diyorlar
Bu ne demek? (What does that mean?)
To think, to consider
düşünmek — “to think, to consider”
ben düşünüyorum
sen düşünüyorsun
o düşünüyor
biz düşünüyoruz
siz düşünüyorsunuz
onlar düşünüyorlar
Example: Çok düşünüyorsun. (You think too much.)
To want
istemek — “to want”
ben istiyorum
sen istiyorsun
o istiyor
biz istiyoruz
siz istiyorsunuz
onlar istiyorlar
Example: Ben döner istiyorum. Sen ne istiyorsun? (I want a döner. What do you want?)
To work
çalışmak — “to work”
ben çalışıyorum
sen çalışıyorsun
o çalışıyor
biz çalışıyoruz
siz çalışıyorsunuz
onlar çalışıyorlar
Example: Bugün çalışmıyorum. (I’m not working today.)
Did you notice that the verb is negated here? The “m” from the negation “me/ma” is added to the verb stem, and after that comes the present tense ending.
To eat
yemek — “to eat”
ben yiyorum
sen yiyorsun
o yiyor
biz yiyoruz
siz yiyorsunuz
onlar yiyorlar
Example: Ne yiyoruz? (What are we eating?)
To drink
içmek — “to drink”
ben içiyorum
sen içiyorsun
o içiyor
biz içiyoruz
siz içiyorsunuz
onlar içiyorlar
Example: Çay içiyoruz. (We’re drinking tea.)
To begin
başlamak — “to begin”
ben başlıyorum
sen başlıyorsun
o başlıyor
biz başlıyoruz
siz başlıyorsunuz
onlar başlıyorlar
Example: Film saat kaçta başlıyor? (What time does the movie start?)