Procyon - Vlll Flashcards
be opposed to
be against to
object to
-e karşı çıkmak, itiraz etmek
opposition
objection
itiraz, muhalefet
tell apart
tell the difference
bir şeyi bir şeyden ayırt etmek
[distinguish
differentiate]
put up with
e. .
s. .
t. .
b. .
dayanmak, katlanmak, sineye çekmek put up with endure stand tolerate bear
worthwhile
zahmete değer, uğraşmaya değer
fluctuate
dalgalanmak, kararsız olmak (piyasa değerleri)
commodity
mal, emtia, ürün
goods, property, merchandise, commodity,
make up for
telafı etmek
compensate
average revenue
ortalama gelir
scarcely – sparsely
neredeyse hiç, nadiren, ucu ucuna
syn: hardly, barely, rarely
date back to
date from
-e dayanmak ( tarihi olarak)
geniş zamanda ve aktif olarak kullanılır
go off
- patlamak, patlatmak (gun, bomb etc)
syn: explode, detonate, blow up - bozulmak (milk,meat etc)
syn: spoil
put out
söndürmek (cigarette, fire)
extinguisher: yangın söndürücü
comprehensive
ayrıntılı, detaylı
syn: eloborate
comprehend: anlamak, kavramak
apprehend
apprehensive
apprehension
tutuklamak, endişe etmek
endişeli, korkulu
endişe, korku
consent
rıza, onay, müsade
syn: permission, allowance, assent
designate
atamak, tayin etmek
syn: appoint, promote, assign
irrespective of
- e bakılmaksızın
syn: regardless of
gain insight into sth
bir olayın içyüzünü kavramak, anlamak
confine to
restrict to
limit to
-le sınırlandırmak, mahkum etmek, limit koymak
objective
amaç, gaye
nesnel, taraflı olmayan
be capable of
yeteneğine sahip, -e yapabilir
promising
hopeful
umut vaadeden, umut veren
negotiate
b. .
d. .
müzakere etmek
[bargain
debate]
explicitly
c. .
d. .
açıkça
certainly
definitely
outcome
sonuç, çıktı
consequence, result
notion
düşünce, fikir, kavram
belief
idea
prevail over
- den baskın çıkmak, yenmek, üstesinden gelmek
syn: overcome, defeat
rigorous
titiz, dikkatli
meticulous
tracking
takip, kovalama
pursuit
chasing
