Philosopher’s Stone Flashcards
Rumor
Dedikodu,söylenti,rivayet
Wise(adj.)
Bilge,bilgili,akıllı
#Is it wise to trust Hagrid with something so important?
As well
As well as
İlave olarak,ayrıca, de
Birlikte,ilaveten yanı sıra
#That’s me as well. I never knew my parents either.
Blasted(adj.)
=Bloody
Allah’ın belası, lanet olası
# No blasted letters today!
Dry up
Çekilmek, kurumak,susmak,konuşmamak
#Dry up, Dursley, you great prune(budala,ahmak)
Just the same
Yine de, buna rağmen, tıpatıp aynı
#Afraid I sat on it, but I imagine it’ll taste fine just the same.
wager (n.)
wager (v.)
Bahis, iddia
Bahse girmek (bet)
just as(adv.)
just as(expr.)
Tıpkı,gibi
-iken
blow up(v.)
Haftaya uçurmak, patlamak
#She got herself blown up.
land with(v.)
sorumluluk yüklemek
#We got landed with you.
outrage(n.)
Rezalet, hakaret, zorbalık, zulüm, büyük ayıp
#It’s an outrage! A scandal!
Folk (n.)
Halk, aile, ırk, millet
#Non-magic folk.
insult (v.)
Hakaret etmek, aşağılamak, hor görmek
#Never insult Albus Dombledore in front of me!
be off (v.)
Yola çıkmak, gitmek
#We are a bit behind schedule, best be off.
equip(v.)
All student must be equipped with…
Donatmak,teçhiz etmek, giydirmek,hazırlamak
Curse
Lanet, lanetlemek
#an evil curse
Reside
İkamet etmek, oturmak, bulunmak
#tail feather resides in your wand
Curious (adj.)
Meraklı, ilginç, tuhaf,nadir
Destine (v.)
Kaderinde olmak, nasip etmek, geleceğini önceden belirlemek
#You should be destined for this wand when its brother gave you that scar.
Ordinary(adj.)
Sıradan, basit, alelade
Reckon(v.)
Sanmak, düşünmek, tahminde bulunmak, ummak
Reckon with : hesaba katmak, göze almak
Reckon on: ummak, beklemek
Stump
Kütük
Ağır ağır yürümek
Şaşırmak
Stick
Yapıştırmak
Bir yerlere koymak
Takılmak, saplanmak
Katlanamayan, tahammül edememek
Wicked
Kötü, hain
Son derece iyi
sort
Sort out
She needs to sort out her priorities.
Cins, çeşit, tür
Sıralamak, sınıflandırmak
Takım, soy
Sorting: tasnif, sıralama (Sorting Head)
Sınıflandırmak, Tasnif etmek
Momentarily
Çok kısa süren, anlık, geçici olarak
Ceiling(n.)
Tavan
Forth (adv.)
İleri, dışarı,açığa (forward)
#when I call your name, you will come forth.
Başka, diğer
Feast(n.)
Ziyafet, şölen
Find out
Anlamak, bulmak, keşfetmek, öğrenmek
#Bit of a nasty shock for him when He found out.
Fancy (v.)
Meyletmek, hayal etmek, hoşlanmak
# He fancies the Dark Arts.
Dismal (adj.)
Sıkıntılı, kasvetli
(Sir Nicholas)
Keep up(v.)
Yetişmek, ayak uydurmak, seviyesine ulaşmak
#Keep up, please, And follow Me.
Asssessment(n.)
Değerlendirme
#Thank you for that assessment Mr. Weasley