İngilizce Kelimeler Flashcards
Rush Hour
Trafiğin en yoğun olduğu saat.
Junkyard
Hurdalık
State
Belirtmek, Durum, İfade etmek, devlet
Occasion.
Özel durum. Olay
Pronunciation
Telaffuz
a fortnight
İki haftada bir
oak
meşe
branches
dallar
ranger
korucu
dusting
toz alma
went
gitti (geçmiş zaman), gittiler
brought
getir, getirmek
a can of
bir kutu
how many
kaç, kaç tane
bunk
ranza
concrete
somut, beton, elle tutulur.
abstract
soyut
regular
düzenli, devamlı, sıradan
goose
kaz
crowd
kalabalık
audience
dinleyici
intends
niyet etmek, niyetlenmek, kastetmek
goods
mal, eşya, mallar
trousers
pantolon (kumaş)
mastery
üstünlük, hakim olma
adjective
sıfat
generous
cömert
shelter
sığınak, barınak
one’s
kim olduğu belli olmayan ve cinsiyeti belli olmayan kişi
ancient
antik
plenty
çokluk, bolluk, kafi miktarda, gereğinden fazla
either
ikisinden biri, her iki (kullanıldığı yere göre anlamı değişir.)either kullanımında bir seçim söz konusudur. We can park our cars at either side of the road (Arabalarımızı yolun iki tarafından birine park edebiliriz.)
neither
hiç biri (Neither girl wants to come with us. Kızlardan hiçbiri bizimle gelmek istemiyor.)
each
her bir
every
her
pear
armut
convincing
ikna edici
elderly
ihtihay, yaşlı
harmfull
zararlı