Friends Flashcards
Gin
Remi
Kağıt oyunu
bummer
big fat bummer
serseri aylak
maid
i’m gonna die an old maid
evlenmemiş genç kız
spinster cook
spinster - evde kalmı
cook-aşçı
fuzzy back
fuzzy- tüylü puslu pofuduk
fashion-impaired
moda engelli
gang up
birlik olmak birleşmek
flingy
fling-fırlamak,atılmak
knitting
örme,örgü
forensics
adli tıp
pier
rıhtım,iskele
namesake
adaş
ice tray
buz kalıbı
i just gave her a nudge
dürtme
floopy
confused,olanların farkında olmayan
sane
aklı başında
holocaust
toplu ölüm,facia
canned goods
konserve
jellyfish sting
dalamak
ammonia
amonyak
unfaithful
sadakatsiz
gist
well. it’s pretty much the gist
ana fikir
got stung
sokuldu, by jellyfish
I thoutght I was gonna pass out from the pain
pass out-kendinden geçmek, bayılmak
step up
süreci hızlandırmak
stage fright
sahne korkusu
fuchsia
eflatun
mauve
leylak rengi
ramble on
konuşup durmak, dolandırmak
fine by me
bana uyar
rip
that ripped
yırtmak
yarıldı, yırtıldı
run into him
karşılaşmak
finest oak east of the Mississippi
meşe
lace
dantel,bağcık
stunning entertainment center
çarpıcı,müthiş
elektroniklerin olduğu mobilya
craftmanship
ustalık,hüner,ince iş
accountant
muhasebeci,sayman
lined wit orange felt
turuncu keçeyle astarlanmış
squirm
kıvranmak
You’re not gonna suck me into this
içine çekmek
canoe
kano
good for you
aferin, iyi ettin
pur
mırlamak
I’m coming already
zaten geliyorum.
sturdy
dayanıklı
coffin
tabut
knock off
fiyat kırmak,indirim yapmak
All right, you have yourself a deal
We have a deal
bend over
domalmak
I’m set
I don’t need anybody else/anything
spade
Oh,man,he took the five of spades
maça
maça beşli
flyer
el ilanı
That’s a good call
iyi düşünmüşsün!!
it was insensitive of me to say
benim düşüncesizliğim
reincanate
reenkarnasyon geçirmek
carnate
vücut bulmuş
futon
japon şiltesi
brag
övünmek, böbürlenmek
ferry
feribot
mortician
cenazeci
this blows
bu iş patlar
pee pee
işemek
conceivable
düşünülebilir, akla uygun
acountant
sayman, muhasebeci
pooder stuffer
fino köpeği
attentive
özenli
contest
yarışma,çekişme
codependent
eş bağımlıi karşılıklı bağımlı
stundet
bodur
stutter
gevelemek,kekelemek
cleansing
temizleyici, temizleme
chant
ilahi söylemek
slather
bolca yaymak, çok harcamak
mousses
köpük, çırpılmış krema
throw up
kusmak
righteous
dürüst, doğrucu
scooch
kaymak,sıkışmak
bonfire
şenlik ateşi
foghorn
sis düdüğü
wacky
kaçık saçma
cider
elma şarabı
eclectic
seçmece,derleme
bug
böcek,dinleme cihazı
curator
müze müdürü
whipped
çırpılmış
aptitude
yetenek, uygunluk
caress
okşamak,sevmek
trembling
titrek
cubicle
odacık, göz, hücre
bailed
ekti
ham
jambon,artist
apron
önlük
crossword
bulmaca
postdating
ileri tarihe yazmak
out of whack
ayarsız
lay off
işten çıkartmak
knit
örgü örmek
frenzy
çılgınlık, aşırılık
recollection
hatırlama,anı
nostril
burun deliği
lousy
kötü, bitli, alçak
scone
çörek
inquiry
soruşturma, anket, danışma
yarn
hikaye, iplik
weep
ağlamak, gözyaşı, damlamak
lame excuse
topal, aksak, eksik
draw
çekmek(kart)
spades
maça serisi
clubs
sinek
assorted crudites
soslu sebzeler (asorted=çeşitli)
assorted crudites
soslu sebzeler (asorted=çeşitli)
syllable
hece
stake
ortaya konulan para
jacks
vale
ya-yas
enjoy yourself in an uninhibited way
exert
uygulamak,kullanmak(üzerinde)
chit chat
geyik,sohbet
blind
kör bahis (blind bet) (small blind)(big blind)
ante
para sürme
fly
pantolonun ön yırtmacı
sore
yara
temple
şakak
chamomile
sarı papatya
mint medley
nane karışık
bunk
ranza
chick flick
kadınlara hitap eden film
unclench
gevşetme (part of the body)
woo
kur yapmak, elde etmeye çalışmak
feathered
tüylü
boa
boğa yılanı
clunky
metal sesi yapan, ağır, katı (+shoes)
confiscation
haciz, kamulaştırma
confiscation
haciz, kamulaştırma
reconcile
uzlaştırmak, ara bulmak
overalls
tulum
knob
takmak
daiquiri
rom ve limonlu kokteyl
oblivious
ihmalkar, ilgisiz
pumps
topuklu ayakkabı
cheek
yanak
creep
sevilmeyen kimse, yaltakçı
creep
sevilmeyen kimse, yaltakçı
needy
muhtaç, fakir
dangle
sarkmak, sarkıtmak
leaf blower
yaprak temizleyicisi
sove
tıkıştırmak
pigeon
güvercin
poke
dürtmek
squirt
fışkırma
altar
mihrap
sink
lavabo (çukur,lağım)
honing
bilemek
spatter
sıçramak, sıçratmak
oatmeal
yulaf ezmesi/lapası
snub
terslemek, küçük düşürmek
dental floss
diş ipi
jam-packed
hınca hıç, tıka basa
peeper
röntgenci, dikizci
scratch
çizik
maid of honor
nedime
hoop
çember
hog
açgözlü davranmak, fazlasını almak
smock
önlük
monocle
tek gözlü
throw caution to the wind
rüzgara karşı dikkatli olmak
wonder mop
mop: paspas
yuck
a laugh, loud hearty one
hump
huzursuz etmek
go over
ayrıntılar üzerinde durmak
şntşmşdate
yıldırmak
horseback riding
ata binme
ring a bell with me
bana birşeyler hatırlatıyor
fidler
kemancı
tap class
dans kursu
vet
veteriner
vicious
huysuz, ahlaksız
pipe dream
gerçek olmayacak hayal
vigilante
huzuru sağlamak için kurulan yasadışı örgüt üyesi
astounding
şaşırtıcı
cheerleader
amigo,ponpon kız
per s e
kendi başına
docile
uysal
cornered
köşeye sıkışmış
cruel
gaddar, acımasız
fluff
kabartmak
champ
şampiyon
tyh
senin
beeper
çağrı cihazı
extinct
soyu tükenmiş
pass for
sanılmak (yaş gibi)
lit
aydınlatılmış
scone
çörek
gunpoint
silah zoruyla (at gunpoint)
bicentennial
iki yüzyıllık aralık
felon
suçlu
saucy
şımarık, sulu, sırnaşık
hand out
vermek,dağıtmak
amusing
eğlenceli
extravaganza
faztezi, eğlence, piyes
frankly
açıkçası
rumor
söylenti
icky
iğrenç
cigar
puro
obstetrician
doğum doktoru, ebe
resent
alınmak, gücenmek
knapsack
sırt çantası
dressy-dress
şık elbise
jerk
pislik, ahmak
pastry
pasta, hamur işi
pastry
pasta, hamur işi
mazel tov
a Jewish phrase expressing congratulations
loaner
ödünç
cook up
uydurmak
hand over fist
çabucak, tutuna tutuna
coleslaw
lahana salatası
buns
çörekler
ground-up flesh
öğütümüş et
put out
söndürmek
persuade
ikna etmek
itinerary
yol klavuzu, seyahat rehberi
breakfront
önü düz olmayan vitrin
musketeer
silahşör (three musketeers)
hold up
tutmak, geciktirmek
transaction
işlem, muemele
rattle
tındırdamak, şatırdamak
shudder
ürpermek, titremek
babble
boş laf (etmek)
wee
ufacık
black out
kendinden geçme, kararma
peg (pegged)
belirlemek (kafasında), sabitlemek
ticker-tape parade
paralı geçit töreni
teensy
tiny
cramp
kramp
slowpoke
mıymıntı, ağırdan alan
lap
kucak,etek
crotch
ağ kısmı (pantolon)
chalk
tebeşir
pathetic
acınaklı
nickel
nikel, beş sent
bagel
simit
disclosure
ifşa, ortaya çıkma
indecent
uygunsuz
cuff
paça
inseam
iç dikiş
rock bottom
the lowest possible level (hit the rock bottom)
cupping
kavramak
scum
pislik
ladle
kepçe
reaffirm
tekrar doğrulamak
faith
inanç, iman
lick
yalamak
whimper
sızlamak, inlemek
cantaloupe
kavun
housewares
ev eşyaları, züccaciye
doofus
a stupid person
superficial
yüzeysel
insignificant
önemsiz
stomp
tepinmek, basmak
keep down
engellemek, bastırmak
picky
seçici, zor beğenen
broom
süpürge (saplı)
sweep
süpürme
faint
sönük, baygın
scoff
alay etmek
crop circle
ekin çemberi
buy
inanmak
attorney
avukat, dava vekili
sully
kirletmek, lekelemek
grievance
yakınma, dert, kindarlık
tacky
yırtık pırtık, yapış yapış, dökülmüş
opposable
diğerlerine dokunabilen başparmak
overlord
derebeyi, amir
crack up
gülmekten katılmak
dork
salak
nut case
kaçık, deli
hermit
keşiş, yalnız yaşayan kimse
supposably
as may be conceived or imagined
supposably
as may be conceived or imagined
shellfish
kabuklu deniz hayvanı
arrogant
kibirli
caved
pes etmek, yıkılmak
neat
muntazam
commitment
taahhüt, söz, bağlantı
pot
kap
pole
direk
whip out
çekivermek
bump
tümsek
virility
erkeklik, yiğitlik
hut
baraka
sparkly
ışıltılı
spooky
ürpertici
pop in
takmak (kaset)
paper tray
kağıt tepsisi
pounce
hamle, atılma, pençe
put off
sonraya bırakmak
catch me off guard
beni koru
blurry
bulanık
eggplant
patlıcan
midget
cüce
nerve
soğukkanlılık, cesaret
what have you been to ?
neler yapıyorsun ?
what have you been up to ?
neler yapıyorsun ?
pay off
acısını çıkartmak (parasını)
wry
alaycı, esprili
round up
hesabı yuvarlamak
steep
fahiş, abartılı
whoosh
vızıldamak
tissue
kağıt mendil
prawn
büyük karides
leek
pırasa
verse
ayet, dize
sneeze
hapşırma, aksırma
mush
lapa, pelte
hoopla
çember, oyunu
skit
parodi, esprili iğneleme
dorky
salak
treat
ikram, ısmarlama
enthuse
coşmak
charity
sadaka
tiara
taç
bust
fiyasko, başarısızlık
hickey
a skim blemish, especially a mark caused by a lover biting or sucking the skin
outreach
sosyal yardım
pager
çağrı cihazı
vendor
satıcı
kickback
komisyon, rüşvet
corporate
şirkete ait (policy)
streamy
buğulu
cranky pants
cranky = huysuz
moody
huysuz, dengesiz
pie
turta, tart
lobster
ıstakoz
swell up
şişmek (dil)
swirl (around)
döne döne gitmek
lather
köpük
rinse
durulamak
anvil
örs
break away
ayrılmak (gruptan)
immodest
edepsiz, açık saçık
whiff
nefes, koku
gig
iş, sahne
chalk
tebeşir
sloppy
yarım yamalak, pasaklı, sulu
double-jointed
oynak eklemli
stroller
puset, bebek arabası
jam
sıkştırmak
freckle
çil, kusur
curb
kaldırım kenarı
repellent
itici
insulation
yalıtım, izolasyon
spandex
tayt (esnek elbise)
stretchy
esnek +pants
butt-clench
sıkmak, kavramak
put out
harcamak
zilch
hiç
hip
kalça
pal
ahbap, dost
opt
seçme, yeğlemek
rack
askı, breast
offended
gücenmiş
hold-off
geciktirmek
convinced
ikna olmuş
make out
idare etmek, başarmak, ilişki kurmak
make up
uydurmak
entail
gerektimek (iş?)
crumble
ufalanmak, parçalanmak
bubling
köpüren
mousse
köpük, krema
pilgrim
hacı
buckle
toka
spoliled
nazlı şımarık
crust
kabuk, tortu
unison
ahenk
diary
günlük
dung beetle
bok böceği
thorn
diken
sleight of hand
el çabukluğu
appalling
korkunç berbat
limerick
beş mısralık esprili şiir
geese
kazlar, aptallar
go nuts
kafayı yemek
collie
iskoç (lessie) çoban köpeği
meadow
çayır, çimenlik
kite
uçurtma
pants on fire
to lie so badly that theoretically your pants will burst into flames
hut
klübe
upstate
şehir dışında
patent leather
rugan (parlak deri)
whiny
ağlamaklı
gutless
yüreksiz, gönülsüz
seize
kavramak
jerky
sarsak, sarsıntılı
cave
pes etmek
mistletoe
ökseotu
basil
fesleğen
underneat
altından
wiper blade
silecek
mediocre
vasat sıradan
avert
önlemek, başka tarafa çevirmek
audition
ses sınavı
ecstatic
mest olmuş
straighten out
yoluna koymak
sober
ölçülü, ağıbaşlı
beverage
içecek, meşrubat
at bay
kıyıda, kenarda
goober
şapşal
gum
diş eti
shoelace
ayakkabı bağcığı
projectile
atıcı, mermi
projectile
atıcı, mermi
revel
eğlenmek
reluctant
isteksiz
call off
iptal etmek, sınırlamak
butter scotch
karamela, şekerleme
matrimony
evlenme
monkey on your back
can’t get the monkey on your back
(American English) informal a serious problem that makes your life very difficult.
pout
pouty chin
somurtmak
hump
huzursuz etmek, ilişki kurmak
raisin
kuru üzüm
eyelash
kirpik
macow
ara apağanı
wack job
zor iş
let’s play some tunes
melodi
strum
tıngırdatmak, kötü çalmak
devil may care
dikkatsiz, umursamaz, sonunu düşünmeden
reattach
attach in its former position
barnyard animals
çiftlik hayvanları
ambassador
temsilci
flitting out
kaçmak
sightless specter of the macabre
specter = hayalet, ürkütücü şey macabre = ürkütücü, ölümle ilgili
enigma
esrar, bilmece
denizen
müdavim, uyum sağlamış, ikamet eden
taunting
alay eden, başa kakan
meadow
çayır, çimenlik
grind up
öğütmek
squeak
ciyaklama
gibber
hızlı, maymun gibi sesler çıkarmak
smelly
kokmuş
eyebrow
kaş
bleach
rengini açmak
goofy
akılsız, aptal
blow off
ekmek (birini)
stick a fork in me
i’m done/ finished
swell
you’re swell
müthiş
mealworm
un kurdu
unjustified
haksız
flick
parmak şıklatmak, fiske
tag along
peşini bırakmamak