Adaptability & Resilience Flashcards
resilience
değişime ayak uydurma, direnç
perserving
azmatme, azimli, gayretli
setback
aksilik
pace
tempo, hız, sürat
disruption
yıkılma, parçalanma, aksama, bozulma
befriend
arkadaş olmak, dostça davranmak
harness
istifade etmek, kullanmak, yararlı hale getirmek
consistent
istikrarlı, tutarlı, kalıcı, sürekli
boost
artış, arttırma, yükselme
persistent
ısrarlı, ısrarcı, inatçı
distraction
dikkatin dağılması
stimuli
uyarıcılar
envision
gözünün önüne getirmek, kafasında canlandırmak
inevitably
kaçınılmaz şekilde, kaçınılmaz olarak
onwards
ileriye, ileriye doğru
framing
iskelet, karkas, çerçeve
sight
görüş alanı, görme yeteneği, görünüş
subtle
ince, hemen göze çarpmayan, güç algılanan
distinction
ayrım
acquisition
kazanma, kazanç, edinme
spectrum
spektrum, görünge, görüntü
span
süre, uzunluk, bağlamak, kapsamak
novice
acemi, toy
encounter
karşılaşmak, rastlamak
overwhelmed
ezilmiş, bunalmış
ovation
alkış yağmuru, coşkulu alkış, tezahürat
dexterity
beceriklilik, maharat, ustalık
daunting
göz korkutucu, ürkütücü, cesaret kırıcı
wortwhile
değer, faydalı, değerli
competence
yeterlilik, kabiliyet, yeti
intrisically
doğası itibariyle, aslına, doğal olarak
lynchpins
hayati önemi olan, kilit, temel taşı
landmark
dönüm noktası
outperformed
daha iyi yapmak, üstün olmak
perceive
algılamak, idrak etmek
arguably
muhtemelen
interpret
yorumlamak, değerlendirmek
deliberate
kasti, kasıtlı, üzerinde düşünmek, tartmak
praise
methetmek, övmek, övgü
consistantly
sürekli olarak
abundance
çokluk, bereket, bolluk
interact
etkileşmek, birbirini etkilemek
vibrant
enerjik, canlı, titreşimli
inherent
doğasında olan, özünde olan
scarcity
kıtlık, az bulunurluk, nadirlik
detour
sapmak, sapma
malleable
şekil verilebilir şekillendirilebilir
utilize
istifade etmek, faydalanmak
reinforce
pekiştirmek, sağlamlaştırmak
cultivating
geliştirmek, yetiştirmek
conserve
korumak, muhafaza etmek
cognitive
bilişsel, kavramsal, kavrama ile ilgili, idrak etmek ile ilgili
cramming
hızlandırma, inekleme, ( sınavı geçmek için) yoğun çalışma
anticipate
beklemek, ummak, beklenti sahibi olmak, önceden görmek
expose
maruz bırakmak, açığa çıkarmak, karşı karşıya bırakmak, teşhir etmek, meydana çıkarmak
refine
düzelmek, gelişmek
tendency
eğilim, meyletme, yönelim
deflect
saptırmak, yönü değiştirmek, başka yöne çevirmek
cue
ip ucu
tenure
görev süresi
extrovert
dışa dönük
dependable
güvenilir
competent
yetkili, yetkin, işi bilen
vulnerability
kırılganlık, açıklık, korunmasızlık
compasion
şefkat, acıma
authentic
özgün, gerçek, güvenilir
grounbreaking
ezber bozan, çığır açan, temel atma
acknowledge
kabullenmek, kabul etmek
allocate
pay etmek, paylaştırmak, bölüştürmek
attitude
tutum, tavıt, duruş